Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/33224 Esas 2021/4262 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/33224
Karar No: 2021/4262
Karar Tarihi: 07.04.2021

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/33224 Esas 2021/4262 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat ettiği belirtiliyor. Sanıkların, sigorta bildiriminde bulunarak kurumu zarara uğrattıkları iddiasıyla yargılandığı ancak gerçek bir işyerinin bulunması ve kurumun denetim imkanının her zaman olması sebebiyle suçun işlendiğinin kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle beraat ettikleri ifade ediliyor. Mahkeme kararı, katılan vekili tarafından temyiz edilmiş ancak temyiz talebinin reddedildiği belirtiliyor.
Kanun maddelerine gelince; sanık müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca reddedilmesi söz konusu. Ayrıca, sanıkların sigorta primlerini katılan kuruma yatırmış olmaları halinde 5510 sayılı Kanun'un 89. maddesi uyarınca primlerin irat kaydedileceği, aynı kanunun 96. maddesince yapılan sağlık harcamalarının da geri alınacağı ifade ediliyor.
(Kapatılan)15. Ceza Dairesi         2017/33224 E.  ,  2021/4262 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatlarına ilişkin hükümler, katılan vekili ve vekalet ücretiyle sınırlı olarak sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    1-Sanık ... müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanık müdafiinin yüzüne karşı tefhim edilen 11/03/2014 tarihli hükme yönelik, yasal süresi geçtikten sonra yaptığı 19/03/2014 tarihli temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2-Katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanıklardan ... ve ..."in ortağı olduğu ... İnşaat Elek. Taah. Tic. Ltd. Şti. adlı işyerinde, sanık ...’ın (...) fiilen çalışmadığı halde, işyerinin çalışanı olarak Sosyal Güvenlik Kurumuna sigortalı olarak bildirildiği, bu hususta iş takipçiliği yapan sanık ..."ın aracılık yaptığı, bu şekilde sanıkların gerçeğe aykırı bir şekilde sigorta bildiriminde bulunarak kurumunu zarara uğrattıkları iddia edilen olayda;
    Suça konu işyerinin gerçek bir işyeri olması, sanıkların kurumun denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette hileli bir hareketinin bulunmaması, kurumun kendisine bildirilen işyerlerini ve işe giriş bildirgelerini denetleme yetkisinin her zaman bulunması, sanıkların sigorta primlerini katılan kuruma yatırmış olması halinde, 5510 sayılı Kanunun 89. maddesince primlerin irat kaydedileceği, aynı kanunun 96. maddesince yapılan sağlık harcamalarının da geri alınacağının düzenlenmiş olması, primlerin yatırılmamış olması halinde de katılan kurumun alacaklarını her zaman tahsil etme imkanının bulunması karşısında, mahkemece sanıkların atılı suçu işledikleri yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle verdiği beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, sanıklara atılı suçun işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, atılı suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 07/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.