7. Ceza Dairesi Esas No: 2018/16965 Karar No: 2021/6102 Karar Tarihi: 18.05.2021
5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/16965 Esas 2021/6102 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiştir. Sanık, 5607 sayılı Kanuna muhalefetten hüküm giymiş ve hükümlülük, müsadere ve tasfiye cezaları almıştır. Ancak daha sonra çıkan 7242 sayılı Yasa ile sanık lehine düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemeler kapsamında eşyanın değerinin hafif olması halinde verilen cezalar yarıya kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilmiştir. Ayrıca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulaması da mümkün hale gelmiştir. Bu nedenle yerel mahkemenin yasal koşulların oluşup oluşmadığını saptaması ve uygulama yapması gerekmektedir. Ayrıca, sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesi TCK'nın 62/1. maddesi yerine 62/2. maddesi yazılmış ve 5607 sayılı Yasa'nın 3/10. maddesi yerine 10. maddesi yazılmıştır, bu da CMK'nın 232/6. maddesine muhalefettir. Daha önce Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı aldığı TCK'nın 53. maddesi yeniden değerlendirilmelidir. İddianamede müsadere talep edilmemesine rağmen müsadere kararı verilmesi de hatalıdır. 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi ile 7242 sayılı Yasa'nın 63. maddesi ve 5607 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası uyarınca yapılan düzenlemeler detaylı olarak açıklanmalıdır.
7. Ceza Dairesi 2018/16965 E. , 2021/6102 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1. Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, 2. Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK"nun 62/1. maddesi yerine TCK"nun 62/2. maddesi yazılması ve 5607 sayılı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası yerine 10. maddesi yazılması suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi, 3. 24/11/2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 4. İddianamede davaya konu kaçak eşyanın müsaderesi talep edilmediği halde, ek savunma hakkı tanınmadan müsadere kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.