Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/6507 Esas 2015/3336 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6507
Karar No: 2015/3336
Karar Tarihi: 24.06.2015

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/6507 Esas 2015/3336 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık bir polis memuru tarafından telefonla arandığında, kimlik bilgilerini veremeyince, müştekiye hakaret etmiştir. Sanık, kamu görevlisi olduğunu bilmediği kişiye karşı gerçekleştirdiği hakaret eyleminde kastın suçun temel şekline yönelik olduğu gözetilmeden, suçun nitelikli halini düzenleyen TCK’nın 125/3-a maddesinden hüküm kurulmuştur. Ancak sanığın savunması ve olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek, TCK'nın 129. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi sebebiyle hüküm bozulmuştur.
TCK’nın 30/2.maddesinde kişinin suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinin gerçekleştiği hususundaki hatasından yararlanması öngörülmüştür. Suçun nitelikli hallerinde hatada, failin işlediği fiilin suç oluşturduğu konusunda herhangi bir yanılgısı söz konusu olmayıp, yanılgı fiile ilişkindir. Eğer fail, daha ağır bir netice öngören nitelikli hali kastetmeden hareket etmiş, ancak yanılgı sonucu nitelikli hal gerçekleşmiş ise, istemediği ağır neticeden sorumlu tutulamayacaktır.
TCK'nın 129. maddesi ise halkın bir kesimini alenen kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçunu düzenlemektedir.
18. Ceza Dairesi         2015/6507 E.  ,  2015/3336 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hakaret
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
    1- TCK’nın 30/2.maddesinde, kişinin, suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinin gerçekleştiği hususundaki hatasından yararlanması öngörülmüştür. Suçun nitelikli hallerinde hatada, failin işlediği fiilin suç oluşturduğu konusunda herhangi bir yanılgısı söz konusu olmayıp, yanılgı fiile ilişkindir. Eğer fail, daha ağır bir netice öngören nitelikli hali kastetmeden hareket etmiş, ancak yanılgı sonucu nitelikli hal gerçekleşmiş ise, istemediği ağır neticeden sorumlu tutulamayacaktır.
    Yargılamaya konu somut olayda; ...İl Emniyet Müdürlüğünde görevli polis memuru müşteki ...’nın bir soruşturma kapsamında sanığı cep telefonundan aradığı ve kimlik bilgilerini istediği, sanığın telefonda kimlik bilgilerini veremeyeceğini söylemesi üzerine sanığa en yakın karakola giderek ifadesini vermesini söylediği, aradan birkaç gün geçtikten sonra sanığın karakola başvurmaması sebebiyle müştekinin cep telefonundan tekrar sanığı aradığı ve karakola neden gitmediğini sorduğu, bunun üzerine sanığın " a… koyduğumun çocuğu, seni araştırdım, sen polis değilsin, ananı s… çocuğu, şerefsiz" diyerek şikayetçiye hakaret ettiği, şikayetçinin kendisinin emniyetten aradığını, küfürlü konuşmamasını, en yakın karakola gidip ifade vermesini söylemesi üzerine sanığın "ne emniyeti lan, a… koyduğumun çocuğu, ananı s…, polissen gel bul beni" diyerek müştekiye tekrar hakaret ettiği, ancak sanığın “ müştekinin 3-4 defa evini arayıp rahatsız ettiğini, dolandırıcı sandığını, bilseydi yardımcı olabileceğini, bazı şahısların kendisini polis olarak tanıtıp vatandaşları dolandırdığını duyduğunu, kendisini arayan şahsın da dolandırıcı olduğunu sandığını, özür dilediğini, suç işleme kastının bulunmadığı” şeklindeki savunması karşısında, failin kamu görevlisi olduğunu bilmediği şahsa karşı gerçekleştirmiş olduğu hakaret eyleminde kastın suçun temel şekline yönelik olduğu gözetilmeden, suçun nitelikli halini düzenleyen TCK’nın 125/3-a maddesinden hüküm kurulması,
    2-Sanığın savunması ile olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek, TCK"nın 129. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi,
    Kanuna aykırı, o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24.06.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.