20. Hukuk Dairesi 2013/5135 E. , 2013/7171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve dahili davalı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ..., .... Köyü, .... Mevkiinde bulunan 30.323,50 m2 yüzölçümündeki taşınmazı tapu kaydı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve men"i müdahele kararı nedeni ile kazandıkları iddiasıyla muris ....adına veya mirasçıları adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, Orman idaresi davaya davalı olarak dahil edilmiş ve yargılama sonucunda; davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 31.244 m2 miktarındaki yerin, birliğin son parsel numarası verilerek, tarla vasfı ile .... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve dahili davalı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastroda tespit harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede, 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanuna göre yapılan ve 20/1/1983 tarihinde kesinleşen orman kadastro ve 2. madde uygulama çalışmaları ile 30/01/1979 tarihinde kesinleşmiş arazi kadastrosu vardır. Dava konusu taşınmaz, arazi kadastrosunda tespit harici bırakılmıştır.
Mahkemece, davacı tarafın dayandığı Haziran 1938 tarih 3 ve 4 sayılı tapu kayıtları, ilk tesisinden itibaren tüm gittileri ile birlikte getirilmemiş, kadastro sırasında uygulanıp uygulanmadığı araştırılmamış, dava dilekçesi ekinde bulunan asliye hukuk mahkemesinin 1963/45 Esas - 1970/42 Karar sayılı ilâmında belirtilen asliye hukuk mahkemesinin 1963/140 ve 1968/13 sayılı dosyaları getirtilmemiş; ayrıca, çekişmeli taşınmaza komşu 70, 71, 72, 73 ve 389 sayılı parsellerden 72 ve 389 sayılı parsellerin kadastro tutanakları ile 70, 71, 73 sayılı parsellerin tespitine esas tutulan 29, 27 ve 16 tahrir sayılı vergi kayıtları getirtilip keşifte uygulanmamış ise de; tescil davalarında, davacı sıfatı, taşınmaza zilyet olan kişi veya kişilere, eğer taşınmaz miras yoluyla intikal etmiş ise, o takdirde tüm mirasçılara aittir. Bu halde, mirasçılar arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Dava, miras yoluyla intikal eden taşınmazın, mirasçılar arasında yer alan gerçek kişilerden ... tarafından, mirasbırakan veya bütün mirasçılar adına tescil istemi ile açıldığına göre, bütün mirasçıların, davacı sıfatıyla davada yer almaları zorunludur. Mahkemece davacı ... dışındaki mirasçılardan açılan davaya onay verip vermediklerinin ve davada davacı olarak yer alıp almayacaklarının sorularak belirlenmesi veya terekeye temsilci tayini için davacıya süre verilmesi, davacı dışındaki mirasçıların davacı olarak davaya katılmaları veya terekeye temsilci tayini durumunda davada taraf teşkili oluşturulup, tarafların savunma ve delilleri sorulduktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanamaması durumunda ise, mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılacak ve re"sen gözönüne alınacak olan, taraf ve dava ehliyeti noksanlığı nedeniyle davanın dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar vermek gerektiğinin gözetilmemiş olması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekili ve dahili davalı ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde idasine 25/06/2013 günü oy birliği ile karar verildi.