15. Hukuk Dairesi 2018/136 E. , 2018/1944 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı-birleşen dosya davalısı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl davada iş sahibi, ayıplı malların davalıya iadesi, davalı tarafından düzenlenen faturalar nedeniyle borçlu olmadığının tespiti, bakiye fatura alacağının mahsubuyla ayıplı imalât nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi istemine, birleşen dava ise sözleşmeye istinaden ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın iptâli ve takibin devamı olup, mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen kararın davalı-birleşen dosya davacısı (yüklenici) vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce bozulmuş ve bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı-birleşen dosya davalısı vekilince temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davacı-birleşen dosya davalısı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen hükmün, temyiz edilmesi üzerine dairemizce bozulmuş ve mahkemece de bozmaya uyularak karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduğuna göre, usuli kazanılmış hak ilkesi uyarınca bozma doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılıp karar verilmelidir. Dairemizin bozma ilâmında; "...Mahkemece, davacı-birleşen dosya davalı iş sahibinin deposunda yapılan keşiften sonra alınan bilirkişi raporunun 4. sayfasında 140264, 530006 ve 150088 kodlu toplam 1285 adet ürünün depoda bulunduğu tespit edilerek bu ürünlerdeki imalâtların baskıda bariz yolukların olması, çatlayan efekt olması gerekirken olmaması, kontürlerde taşmalar mevcut olup ara kurutma veya fikse kaynaklı yoğun yanıklar bulunması floklarda yoğun dökülmeler, baskı şablonunda kaçaklar sebebiyle boya kirletmesi ve baskıların bozuk oması gibi ayıplar bulunduğu
tespit edilmiştir. 1285 adet dışında sözleşme konusu ve davalı tarafından imâl edilip davacı ya da onun müşterisine teslim edilen diğer ürünler mevcut olmadığından üzerinde herhangi bir inceleme yapılamamıştır... Bu durumda mahkemece hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla üzerinde inceleme yapılan ve davalı elinde bulunan az yukarıda kod numaraları belirtilen toplam 1285 adet üründeki ayıpların, işin yapıldığı ileri sürülen 2011 yılında yürürlükte bulunan ve somut olayda uygulanması gerekli 818 sayılı BK"nın 360. maddesi gereğince niteliği kabule icbar edilemeyecek ve eserin reddini gerektirecek derecede olup olmadığı, bu derecede değilse bedelde tenzil gerekip gerekmediği, aşırı masraf gerektirmiyorsa onarımının mümkün olup olmadığı ve bedelde tenzili gereken miktar ile onarım masrafları, kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olması halinde yüklenicinin bu kısım için hak etmediği iş bedeli miktarı ve 1285 adet ürünle ilgili ayıplı imalâtta yüklenicinin kusuru bulunduğundan ayıp sebebiyle uğradığı zarar miktarı hesaplattırılıp iş bedeli, ayıp nedeniyle uğranılan zarar ve menfi tespit istemli olarak ayrı ayrı karar verilmesi gerekmiştir...” denilmiş olup, baskısı yapılan 1285 adet tişörtün kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olduğu anlaşıldığında göre, hesaplamanın da bu miktar üzerinden yapılması zorunludur.
Bu nedenlerle mahkemece yapılacak iş, son raporu düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak, ayıplı ürün adetinin 1285 olduğu gözetilip her bir ürün yönünden bedeli hesaplattırılıp mahsubu gereken miktar düşülerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekir.
Hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde ve bozma ilâmına aykırı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı-birleşen dosya davalısı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-birleşen dosya davalısına geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 15.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.