Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3291
Karar No: 2020/6027
Karar Tarihi: 08.10.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2020/3291 Esas 2020/6027 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, borçlu ortaklık paylarının tahsili için açılan icra takibinde davalının iştirak halindeki maliklerinden biri olduğunu belirterek, ortaklığın giderilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili ise, borca yetecek miktarda taşınmazın satışına karar verilebileceğini savunarak davanın reddedilmesini istemiştir. Mahkeme, dava konusu olan taşınmazlar için ayırma kararı vererek ayrı ayrı esas numarasına kaydettiği dosyaları inceleyerek, bazı taşınmazların ortaklığının satışına karar verirken bazılarının da reddine karar vermiştir. Ancak, HMK'nın 12. maddesi gereği yetkililiğin taşınmazın fiilen bulunduğu yer mahkemesinde olduğu ve birden ziyade taşınmaz mala ilişkin davaların birinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği hükmü gereği, davanın bazı taşınmazlar için yetkisizlik nedeniyle reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, ortaklığın giderilmesi istenen taşınmazlardan birinde DSİ'nin de paydaş olduğu halde, kuruma taraf teşkili yapılmadan karar verilmesinin doğru olmadığı ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri: İcra ve İflas Kanunu'nun 121. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 12. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2020/3291 E.  ,  2020/6027 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06/01/2013 gününde verilen dilekçe ile İcra ve İflas Kanununun 121. maddesine dayalı ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/02/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ..."ten olan alacağının tahsili için aleyhinde başlatılan icra takibinde davalının iştirak halindeki maliklerinden biri olduğu ... İli, ... İlçesi; ... İli, ... ve ... ilçeleri ile ... İli, ... ve ... ilçelerinde bulunan toplam 16 adet taşınmazdaki payları üzerine haciz konulduğunu, borcun halen ödenmediğini belirterek davaya konu 16 adet taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, ... ilinde bulunan iki adet taşınmaz yönünden derdestlik itirazında bulunmuş; ayrıca borca yetecek miktarda taşınmazın satışına karar verilebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, her bir il ve ilçedeki taşınmazlar yönünden 2013/1746 Esas sayılı dosya üzerinden tefrik kararı verilerek mahkemenin ayrı bir esas numarasına kaydedilmek suretiyle yargılamaya devam edilmiş ve 2015/146 Esas sayılı dosyada dava konusu olan ... ili, ... ilçesinde kain 5 adet taşınmaz hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 150 ada 3 parsel sayılı taşınmazda ölü Hikmet Dugles"ten mirasçılarına intikal eden paydaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine; dava konusu 146 ada 6 ve 8 parsel, 143 ada 4 parsel ve 150 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara ait tapu kayıtlarındaki intikaller nedeniyle bu taşınmazlar hakkındaki davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Borçlu ortağın alacaklısı, icra hakimliğinden İ.İ.K.nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun elbirliği ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir; paylı mülkiyette ise borçlu payının satışı mümkün olduğundan, ortaklığın giderilmesi davası açılamaz.
    6100 sayılı HMK"nın 12. maddesine göre taşınmazın aynından doğan davalar, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde ikame olunur. Kanunun bu hükmü, paylaşma davalarında aynen uygulanır. Kanunun ifadesinden anlaşıldığı üzere bu mahal, taşınmaz malın fiilen bulunduğu yer mahkemesidir. Maddenin birinci fıkrasında, taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin veya ayni hak sahipliğine yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir, denilmiştir.
    Maddenin son fıkrasına göre de dava, birden ziyade taşınmaz mala ilişkin ise taşınmazlardan birinin bulunduğu yer mahkemesinde ikame olunabilir. Kanun bu hüküm ile davacıyı serbest bırakmıştır.
    Kanunun bu maddesi, kamu düzeniyle ilgili olup bu niteliği itibariyle yetki kuralının, mahkemece re"sen ve yargılamanın her aşamasında nazara alınması gerekir.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davacı/alacaklı vekili tarafından ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 1118 ada 39 No"lu parselde kain 8 No"lu bağımsız bölüm ile ... Mahallesi, 7299 ada 12 No"lu parselde kain 8 No"lu bağımsız bölüm; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde kain 146 ada 6 ve 8 parsel, 143 ada 4 parsel, 150 ada 2 ve 3 parsel ile ... ilçesi, ... Mahallesinde kain 917 ada 2, 3, 4, 6, 7, 8 ve 13 parsel; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 47 No"lu parselde kain 2 No"lu bağımsız bölüm ile ... ilçesi, ... Mahallesinde kain 267 ada 74 parsel sayılı taşınmazlar hakkında ortaklığın giderilmesi davası açılmış olup mahkemece, ... ilinde bulunan taşınmazlar nedeniyle başka yerde bulunan taşınmazlar için de birlikte dava açılabileceği gözetilmeksizin, her bir il ve ilçedeki taşınmazlar yönünden ayırma kararı verilerek mahkemenin ayrı bir esasına kaydedilmek suretiyle yargılama yapılması doğru görülmemiş ise de, bu husus temyiz sebebi edilmediğinden yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir.
    Öte yandan, 2013/1746 Esas sayılı dosya üzerinden ayırma kararı verilerek mahkemenin 2015/146 Esas sırasına kaydedilen dosyadaki taşınmazların ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde kain 146 ada 6 ve 8 parsel, 143 ada 4 parsel, 150 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlar olduğu, ortaklığının giderilmesi istenen taşınmazların tamamının ... ili, ... ilçesi sınırları içerisinde bulunduğu gözetilerek, 2015/146 Esas sayılı dava dosyası yönünden HMK"nın 12. (1) maddesi uyarınca yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş; bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de, satışına karar verilen ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde kain 150 ada 3 parsel sayılı taşınmazda Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü de paydaş olduğu halde, anılan kuruma husumet yöneltilerek taraf teşkili sağlanmaksızın karar verilmesi de doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, 08.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi