Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/1404 Esas 2016/4603 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1404
Karar No: 2016/4603
Karar Tarihi: 25.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/1404 Esas 2016/4603 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı ve davacı arasındaki tedbir nafakası davasında, evliliklerindeki ayrılmadan sonra davacı tarafından tedbir nafakası talep edilmiştir. Mahkeme, davacı lehine aylık 750 TL, müşterek çocuklar için de aylık 300'er TL tedbir nafakası hükmetmiştir. Ancak Yargıtay, dosyadaki belgeler ve davalının geliri göz önünde bulundurulduğunda, hüküm gereği tedbir nafakalarının miktarının düşük olduğuna hükmetmiştir. Bu nedenle, mahkemenin tedbir nafakalarının miktarını davalının geliri ve tarafların birlikte yaşadıkları geçim şartlarına göre belirlemesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 197. ve 186/3. maddeleri bahsedilmiş, tedbir nafakasının davalının birliğin giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu ve davalının geliri ile tarafların birlikte yaşadıkları geçim şartlarının dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır.
3. Hukuk Dairesi         2016/1404 E.  ,  2016/4603 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; tarafların evli olup 2004 ve 2006 doğumlu iki müşterek çocukları olduğunu, davalının beş yıldır evden ayrıldığını ve başka bir kadınla gayrı resmi ilişki yaşadığını, davacı ve müşterek çocukların ihtiyaçları ile ilgilenmediğini, davalının aylık 5.000 TL civarı geliri olduğunu belirterek, davacı için 1.000 TL ve müşterek çocuklar için de 1.000"er TL olmak üzere toplam 3.000 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde; aylık 4.000 TL geliri olduğunu, aylık ortalama 500 TL masrafı olduğunu, gayrı resmi ilişkisinin ise bittiğini, müşterek çocukların ihtiyaçları ile ilgilendiğini, kredi borçları olduğunu savunarak,davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, dava tarihinden itibaren davacı için aylık 750 TL,müşterek çocuklar için aylık 300"er TL olmak üzere toplam aylık 1.350 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ayrı yaşamda haklılık olgusuna dayalı olarak açılmış tedbir nafakası istemine ilişkindir.
    Türk Medeni Kanunu"nun 197.maddesinde; ayrı yaşamada haklı olan eşin diğer eşten tedbir nafakası isteyebileceği düzenlenmiştir. Aynı yasanın 186/3.maddesinde de; eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıklarıyla katılacakları hükme bağlanmıştır.
    Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği davalı birliğin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. Zira; evlilik birliğinin korunması ve devamını sağlamak için eşlerin asgari ölçüde uyması gereken bazı yükümlülükler ve karşılamaları gerekli bazı ortak giderler mevcuttur. Buna göre evlilik birliğinin ortak giderleri olan kira, elektrik, yakıt, su ve benzeri giderlere davalı eş katılmak zorundadır. Diğer taraftan hakim, eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiğini gözetmelidir.
    Somut olayda; tarafların 2000 yılında evlendikleri, 2004 ve 2006 doğumlu iki müşterek çocuklarının olduğu, davalının yaklaşık olarak beş yıldır müşterek haneyi terk ettiği ve gayrı resmi ilişkisi olduğu,dosya kapsamında toplanan deliller ve davalının kendi beyanı ile de sabittir. Tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırma sonuçlarına göre ise,davacı kadının ev hanımı olup çalışmadığı, kayınbabasının evinde iki çocuğu ile ikamet ettiği; davalı kocanın ise Erdemir A.Ş."ye ait fabrikada çalıştığı, aylık 3.000 TL civarı geliri olduğu, 500 TL kira ödemesi olduğu, üzerine kayıtlı 3 adet aracı bulunduğu anlaşılmaktadır. Yine davalıya ait maaş bordrosunun incelenmesinde ise,2015/01. aya ilişkin aylık net gelirinin 6.750,09 TL olduğu anlaşılmaktadır.
    Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve özellikle davalının gelirine göre davacı ve müşterek çocuklar lehine takdir edilen tedbir nafakalarının miktarı hak ve nesafete uygun olmayacak şekilde düşüktür. Tedbir nafakalarının miktarının tayin edilmesinde davalının geliri ve tarafların birlikte yaşadıkları sıradaki geçim şartlarının dikkate alınması gerekir.
    Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınarak davacı ve müşterek çocukların geçimi ve bakımı için gerekli, davalının geliri ile orantılı olacak şekilde, TMK"nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak, davacı eş ve müşterek çocuklar yönünden daha uygun miktarlarda nafakalara hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.