21. Hukuk Dairesi 2012/24121 E. , 2013/456 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, kesilen yaşlılık aylığının tekrar bağlanması gerektiğinin tespitiyle, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01.02.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Kurumun davanın açılmasına neden olması nedeniyle avukatlık ücreti ve yargılama gideri ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir nedenle dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek kalmıyorsa davanın konusuz kalması nedeniyle yargılamaya devam edilmesine gerek yoktur. Böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olarak esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir.
Dava tamamen veya kısmen konusuz kalabilir. Davanın kısmen konusuz kalması halinde talebin diğer kısmı yönünden uyuşmazlık devam eder ve mahkemece uyuşmazlığın devam ettiği talepler hakkında yargılamaya devam edilerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25.01.2006 tarih ve 2005/10-766 E, 2006/16 K. sayılı kararı da aynı yöndedir)
Davanın konusuz kalması halinde Mahkemenin, yargılamaya devam ederek, dava açıldığı zaman hangi tarafın haksız olduğunu diğer bir deyişle hangi tarafın davanın açılmasına sebebiyet verdiğini tespit edip, o taraf aleyhine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesine göre avukatlık ücreti takdir etmesi ve yargılama giderlerinden sorumlu tutması gerekir.
Somut olayda, davacıya 01.05.2011 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa"ya göre yaşlılık aylığı bağlandığı, davacının "1012428.10" sicil sayılı SS Ömür Kent Konut Yapı Kooperatifi işyerinde 01/04/2006-31/05/2007 tarihleri arasında geçen çalışmalarının fiili hizmet olmadığının Kurumca tespit edilmesi üzerine bu dönemdeki 134 günlük sigortalı çalışmasının iptal edildiği, Bağ-Kur hizmetinden sonra 1238 günlük hizmetinin bulunduğu, 2829 sayılı Yasa"ya göre 1260 gün şartını sağlayamadığı gerekçesiyle yaşlılık aylığının başlangıç tarihi itibari ile iptal edildiği, davacının eldeki davada 01/02/2012 tarihi itibari ile yeniden yaşlılık aylığı bağlanmasını talep ettiği, yargılama devam ederken 20.11.2012 tarihinde yeniden tahsis talebinde bulunması üzerine davacıya 01.12.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı anlaşılmaktadır.
Davacıya 01.12.2012 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanması nedeniyle davanın konusuz kaldığı uyuşmazlık konusu değildir. Ne var ki Mahkemece davacının 01.02.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazanıp kazanmadığı ya da başka bir deyişle bu talebine yönelik davasında haklı olup olmadığı ve Kurumun dava açılmasına neden olup olmadığı yönünde herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan Kurumun davacıya 01.12.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlaması nedeniyle davanın açılmasına neden olduğu kabul edilerek yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Yapılacak iş, davacının 01.02.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazanıp kazanmadığı yada başka bir deyişle bu talebine yönelik davasında haklı olup olmadığı ve Kurumun dava açılmasına neden olup olmadığı yönünde yeterli bir araştırma ve inceleme yaparak yargılama gideri ve avukatlık ücretinden hangi tarafın sorumlu olduğunu belirleyerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.