17. Ceza Dairesi 2018/6650 E. , 2019/2915 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü;
Hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları yönünden; müştekinin kolluk beyanında, konutundan 19.15"te ayrıldığını bildirdiği, UYAP"ta yer alan bilgilere göre; Antalya ilinde 23.03.2012 günü güneşin saat 18.16"de battığı, gecenin 19.16"da başlaması, 1 dakikalık gündüz sayılabilecek zaman diliminde, suça sürüklenen çocuğun müştekinin kapıdan çıkışını beklemesi, konutun penceresini kırıp içeri girip, değerli eşyaları arayıp, yatak odasında havluların arasındaki suça konu 50,00 TL parayı çalıp çıkması hayatın olağan akışı içerisinde mümkün olmaması, suça sürüklenen çocuğun Cumhuriyet savcısı huzurunda verdiği ifadesinde atılı suçları 19.00-20.00 sıralarında işlediğini ifade etmiş olması karşısında, eylemin gece işlendiğinin mahkemenin kabulüne uygun olduğu düşüncesi ile tebliğnamede ki bu yönde bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1.320,00 TL adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibarıyla temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,
III-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Tebliğnamede, suça sürüklenen çocuğa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede açıkça talep edilmeyen 5237 sayılı TCK"nun 143. maddesi uyarınca yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 226. maddesine aykırı davranılması nedeniyle bozma talep edilmişse de 15.01.2015 tarihli duruşmasa suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin katıldığı, suça sürüklenen çocuk müdafiiine ek savunma hakkı tanındığı, 5271 sayılı CMK"nun 226/4. maddesine göre ""Yukarıdaki fıkralarda yazılı bildirimler, varsa müdafiye yapılır. Müdafii sanığa tanınan haklardan onun gibi yararlanır."" hükmü gereğince tebliğnamede bu hususta bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5237 sayılı TCK"nun 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, cezanın temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nun 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nun 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nun 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nun 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “İşlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “Suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nun 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise, müştekinin beyanları ve suça sürüklenen çocuğun Cumhuriyet Savcısı huzurundaki ifadesine göre 50,00 TL para çalındığının anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan eşyanın değerinin az olması halinde TCK"nun 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.