11. Ceza Dairesi 2017/1132 E. , 2020/4758 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Dosyada bulunan ancak Uyap sistemine kaydedilmeyen 19.06.2014 havale tarihli dilekçe ile temyiz talebinde bulunan sanık müdafinin temyizi süresinde kabul edilerek yapılan incelemede;
A-Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 28/06/2011 tarihli iddianamesi ile mütalaa ve vergi suçu raporuna uygun olarak sanık hakkında, “2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçundan kamu davası açıldığı, temyize konu kararın gerekçesinde sanığın 2009 takvim yılında sahte fatura düzenlediği ve bu şekilde vergi usul kanununa muhalefet suçunu işlediği kabul edilmesine karşın, devamında sanığın 2009 yılında sahte fatura kullandığından bahsedilerek, hüküm bölümünde de "Sanığın 2009 takvim yılında sahte fatura kullandığı.." denilmek suretiyle gerekçe ve hüküm arasında çelişkiye neden olunması,
B-Sanık hakkında "2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçundan açılan kamu davasında; sanığın savunmalarında ortağı ... ile birlikte 12/02/2009 tarihinde adi şirket kurarak ... Mah. ... Cad. No:22 Osmangazi adresinde çatı işine başladıklarını ancak hiçbir ticari faaliyette bulunmadıklarını, 2010 yılı Ocak ayında muhasebecisinin kendisini arayarak şirketten çok büyük faturalar kesildiğini söylemesi üzerine ortağının ... ile birlikte ortak olduğu ... İnş. Taah. Oto Ltd. Şti."ne bir çok fatura kestiğini tespit ettiğini, bunlarla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına 17/05/2010 tarihinde suç duyurusunda bulunduğunu, daha önce ...’in yanında işçi olarak çalıştığını, ... isimli şirketi ... ve ...’in adına kurduklarını, adına sahte fatura düzenlediklerini, bu durumdan haberinin olmadığını, bu işten herhangi bir menfaat sağlamadığını beyan etmesi ve dosya arasında sanığın bu beyanlarını içerir 17/05/2010 tarihli Cumhuriyet Savcılığına hitaben yazılı şikayet dilekçesi, kolluk ifade tutanağı ile 24/05/2010 tarihli Bursa Vergi Dairesi Müdürlüğüne hitaben yazılı dilekçesinin bulunması, sanığın şikayeti üzerine Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2010/29175 soruşturma nolu dosyasında ... ve ... hakkında 27.10.2011 tarihinde ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ancak sanığın bu karara itiraz ettiğinin anlaşılması, dosyada bulunan 23.01.2009 tarihli yoklama fişinde sanığın adının ve imzasının bulunması, tanık ...’ın ifadesinde ... Form Sanayi Ltd. Şti.’nin sahibi olduğunu, ... şirketinin sahibi olan sanıkla birleşerek ortak çalışmaya başladıklarını, ... de tanışıp birlikte çalışmaya başladıklarını, faturaları kendisine ...’in verdiğini, daha sonra bu faturaların sahte fatura olduğunu anladığını belirtmesi, tanık ...’in ise beyanında ... ve sanığın yanında işçi olarak çalıştığını, fatura kesmediğini, şirketle bir alakasının olmadığını, ...’ın beyanını kabul etmediğini belirtmesi ile sanığı doğrulamamaları, dosyada bulunan bir kısım faturaların sanığın faaliyete başladığı ve basımı yapılan faturaların teslim alındığı tarihten öncesine ait olmaları, bir kısım alış faturalarında ise ... şirketi adının altında ... yazısının bulunması, mali müşavir ...’ın, ... isimli şahsın sanığa ait getirdiği dosyayı kabul ettiğini ve getirdiği evrakları incelediğinde evrakların sorunlu olduğunu hissettiğini, çok yüksek limitli faturaların kesildiğini, ancak alımların dosyadaki belgelere göre zayıf kaldığını beyan etmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1-Dosyada bulunan suça konu sahte olduğu iddia olunan faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını, ... ve ...’e ait olduğunu söylemesi halinde; tanık olarak dinlenen ... ve ...’in yeniden çağrılmaları ve duruşmada çekilme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması,
2-... ve ...’in de faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde sanık ve bu kişilerin temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
3-Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa, ... ve ...’e ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
a)Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
c)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması ile gerekirse yüzleştirilmeleri,
d)Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2010/29175 soruşturma nolu dosyasının akıbetinin araştırılması ile duruşmaya getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren onaylı örneklerinin dosya arasına alınması,
e)Dosyada bulunan ... Ofset isimli matbaadan basımı yapılan fatura ve sevk irsaliyelerinin kim tarafından teslim alındığının araştırılması ile buna ilişkin belgelerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması,
f)Dosyada bulunan 23.02.2009 tarihli yoklama fişinin sanığa gösterilerek yazı ve imzanın kendisine ait olup olmadığının sorulması kendisine ait olmadığını söylemesi halinde yazı ve imzanın kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
g)Sanığın ve şirketin banka hesapları ile ticaret odası kayıtları araştırılıp şirket adına kimin iş ve işlemlerde bulunduğunun belirlenmesi, sanığın ortak sıfatıyla şirketten bir maaş ya da pay alıp almadığının şirketin banka hesaplarındaki paraların kimler tarafından çekildiğinin araştırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,
C-Kabule göre de;
a)Aynı takvim yılına ait birden fazla fatura düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK"nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı itibari ile sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 22/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.