Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakkı olmayan yere tecavüz suçundan mahkum edilmiştir. Ancak davaya katılan, mahkemeden haberdar edilmeyen Maliye Hazinesi, gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz etmiştir. Çünkü 5271 sayılı CMK'nın 260/1 maddesi uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirtilmiştir. Sanığın ölümüne rağmen, hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK'nın 64. ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8 maddeleri gereğince ölüm nedeniyle düşürülmesi gerektiği belirtilmiş ve bu nedenle hüküm bozulmuştur. 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun açıklamaları:
- 5271 sayılı CMK'nın 260/1 maddesi: \"Müdafi ve sanık tarafından re'sen veya duruşmada öğrenilen delillerin sunulmasından sonraki son duruşma tarihinden itibaren bir hafta içinde veya sonradan öğrenilen delillerin sunulduğunun anlaşılması halinde, delillerin sunulduğu tarihten itibaren bir hafta içinde istinaf ya da temyiz yolu açık olmak üzere yasa yoluna başvurulabilir.\"
- CMK'nın 237/2 maddesi: \"Müdafi tarafından yapılacak istinaf ya da temyiz başvurusunu zamanında yapmamakla birlikte, kanunda belirtilen hususlara ilişkin kararların itiraz edilemeyeceğinin aranan şartların gerçekleşebildiği takdirde hakim tarafından açıkça tebliğ edildiğinin anlaşılması halinde, yine müdafi tarafından yasa yoluna başvurulmuş sayılır. Yasa yoluna başvurulduğu takdirde, duruşmada hazır edililmek üzere istinaf veya temyiz dosyası kurulur.\"
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 64. maddesi: \"Sanığın ölümü halinde ceza, hükümlü damadın, kızı veya torunlarından her birinin başvurusu üzerine, ceza mahkemesince infaz olunmadan düşürülür.\"
- 5271 sayılı CMK'nın 223/8 maddesi: \"İnfaz işlemleri tamamlanmadan sanığın ölümü halinde hükümlülük birden düşer.\"
- 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi: \"Hallerinde hükümlerin bozulmasında, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi hükümleri uyarınca hareket edilir.\"