1. Hukuk Dairesi 2012/9606 E. , 2012/15741 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ESKİ HALE İADE, ECRİMİSİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden maliki olduğu 1 nolu bağımsız bölümün bir kısmının davalı ... tarafından mimari projesine aykırı olarak kendisine ait 2 nolu bağımsız bölüme eklediğini ve diğer davalı şirkete kiraya verdiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve projesine uygun hale getirilmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece “... Ne varki, projeye aykırılığın doğrudan davalının eyleminden kaynaklanmadığı, edindiği tarihte de bu aykırılığın mevcut bulunduğu gözetildiğinde davalıya kusur yüklenemez. O halde,, bağımsız bölümlerin projeye uygun hale getirme masrafının hak ve nesafet kuralları çerçevesinde olaya en uygun düşecek biçimde taraflardan davacı ve davalı kayıt maliki ... arasında denkleştirilmesi gerekirken, bu konuda infaza elverişli bir karar verilmemiş olması doğru olmadığı gibi, taşınmazda kayden bir hakkı bulunmayan kiracı konumundaki davalı şirket aleyhine yıkım masraflarının yükletilmesi de isabetli değildir” gerekçesiyle bozulmuş olup, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne; karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, karşı davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale iade, karşı dava ise fiili kullanım durumuna göre tapu kaydının düzeltilmesi isteklerine ilişkindir.
Dairenin bozma kararında “ ....Belirlenen bu olgular karşısında, her iki davalı aleyhine elatmanın önlenmesine ve bilimsel verilere uygun olarak hesaplanan ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne, karşı davanın reddine, ayrıca davalı ... yönünden yıkım kararı verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalıların değinilen hususlara ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ne varki, projeye aykırılığın doğrudan davalının eyleminden kaynaklanmadığı, edindiği tarihte de bu aykırılığın mevcut bulunduğu gözetildiğinde davalıya kusur yüklenemez. O halde,, bağımsız bölümlerin projeye uygun hale getirme masrafının hak ve nesafet kuralları çerçevesinde olaya en uygun düşecek biçimde taraflardan davacı ve davalı kayıt maliki ... arasında denkleştirilmesi gerekirken, bu konuda infaza elverişli bir karar verilmemiş olması doğru olmadığı gibi, taşınmazda kayden bir hakkı bulunmayan kiracı konumundaki davalı şirket aleyhine yıkım masraflarının yükletilmesi de isabetli değildir" denilmiştir.
Bilindiği üzere bozma kararına uyulmakla yanlar yararına kazanılmış haklar doğar ve Mahkemece bozma kararında gösterilen doğrultuda işlem yapılması zorunluluğu ortaya çıkar.
Mahkemece, bozma kararına uyulmuş ancak, projeye uygun hale getirme masrafı olan 500 TL"nin davalı karşı davacı ..."dan alınmasına karar verilmiştir. Oysa bozma kararında bağımsız bölümlerin projeye uygun hale getirme masrafının hak ve nesafet kuralları çerçevesinde olaya en uygun düşecek biçimde taraflardan davacı ve davalı kayıt maliki ... arasında denkleştirilmesi gereğine değinilmiş olup, Mahkemece kurulan hükmün bozma kararına uygun düştüğü söylenemez.
Ancak; anılan bu husus yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün (1) nolu fıkrasındaki " ....500,00 TL"nın davalı karşı davacı ..."dan alınmasına" ibaresinin hükümden çıkartılmasına; yerine " ...500,00 TL"nin davacı ... ve davalı (karşı davacı) ..."dan eşit olarak alınmasına" ibaresinin eklenmesine sair temyiz itirazları yerinde olmadığından reddi ile hükmün bu şekliyle düzeltilmesine, 6100 sayılı H.M.K."nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nın 436/2. (6100 sayılı HMK"nun 370/2. md.) maddesi uyarınca kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.