Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/3310 Esas 2015/2993 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3310
Karar No: 2015/2993
Karar Tarihi: 01.07.2015

Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/3310 Esas 2015/2993 Karar Sayılı İlamı

22. Ceza Dairesi         2015/3310 E.  ,  2015/2993 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken TCK"nın 168/1. maddesinin aynı Yasa"nın 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle, TCK"nın 61. maddesine aykırı davranılması, sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre suça sürüklenen çocuk müdafiinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesi uyarınca Devlete ait yargılama giderlerinin 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan (20 TL dahil) az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, 12.50 TL tutarındaki yargılama giderinin suça sürüklenen çocuktan tahsiline karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasında yargılama gideri ile ilgili bölümde yer alan ""sanıktan tahsiline"" ibaresinin çıkarılarak, yerine ""6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan (20,00 TL"den) daha az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesi gereğince
    Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına"" ibaresinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.07.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    -KARŞI OY-

    5395 sayılı Çocuk Koruma Yasası"nda çocuk tanımı, uluslararası sözleşmelere uygun olarak 18 yaşını doldurmayanlar için yapılmıştır.
    Dosyanın sanığı 15-18 yaş grubundandır. Çocuk Koruma Yasa"sının 35/3.maddesinde çocuklar arasında ayrım yapılmaksızın, sosyal inceleme raporu aldırılmayacaksa mahkemenin bunu gerekçelendirmesi hususu yer aldığı gibi, anılan yasanın uygulanmasını gösteren yönetmeliğin 20/7.maddesinde de yasa hükmü tekrarlanmaktadır.
    Mahkemenin bu konuda değerlendirme yapmaması, böyle bir rapor alınmasına gerek görmediği şeklinde anlaşılamaz. Çünkü yasa koyucu yargıca, bu raporu aldırmıyorsa/aldırmayacaksa aldırmama gerekçesini göstermesini emretmektedir. Yönetmeliğin 20/2-3-4.maddesinde 12-15 için bu raporun aldırılmasının zorunlu kabul edilmesi, 15-18 yaş grubu çocuklar için aldırılamayacağı anlamına gelmez.
    Yargıtay Daireleri (15 CD, 2013/5416, 2013/11138, 30/06/2013; 4 CD, 2012/1714, 2012/29010, 05/12/2012) ve Ceza Genel Kurulu (CGK, 2013/9-545, 2014/379, 16/09/2014) kararlarında 15-18 yaş grubu çocuk sanıklar için Çocuk Koruma Yasası"nın 35.maddesinin 3. fıkrası gereğince Sosyal İnceleme Raporu aldırılmazsa bunun mahkemece gerekçelendirilmesi gerektiğine işaret etmekteler.
    Bu nedenlerle yüksek çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.

    -KARŞI OY-

    5395 sayılı Yasanın 35/1.maddesi SİR alınması hususu düzenlenmiş, 35/3.fıkrası ise, alınmaması halinde gerekçe gösterilmesini zorunlu kılmış, SİR rapor aldırılmaması aldırılmıyorsa gerekçesinin gösterilmemesi Kanunun ilgili hükmüne aykırıdır. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2013/9-545 esas, 2014/379 karar sayılı içtihadı da bu yöndedir. Kararın bozulması gerekir bu nedenle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.