8. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/3213 Karar No: 2011/7427 Karar Tarihi: 22.12.2011
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/3213 Esas 2011/7427 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Boyabat Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir tescil davasında, davacı vekili tescil harici bırakılan taşınmazın vekil edeni adına tescilini talep etmiştir. Ancak taşınmazın imar ve ihya koşulları gerçekleşmediği ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı belirlendiği için davanın reddine karar verildi. Kadastro Kanunu'nun 17. maddesi gereği, bir yerin ihya yoluyla kazanılması için, para ve emek sarfı suretiyle tarıma elverişli hale getirilmesi ve 20 yıldan fazla süreyle Kadastro Kanunu'nun 14. maddesindeki koşullar altında tasarruf edilmesi gerekmektedir. Dosyadaki bilgiler ve açıklamalar karşısında taşınmazın tarım arazisi olarak kullanılmadığı anlaşıldığı için davanın reddi kararına varılmıştır. Anılan kanun maddesi ise \"orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden masraf ve emek sarfı ile imar-ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına aksi taktirde Hazine adına tespit
8. Hukuk Dairesi 2011/3213 E. , 2011/7427 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tescil
... ile Hazine ve Alibeyli Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kabulüne dair Boyabat Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.06.2002 gün ve 36/188 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, imar ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanarak tescil harici bırakılan taşınmazın vekil edeni adına tescilini talep etmiştir. Davalı Hazine temsilcisi davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının davasının kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; uyuşmazlık konusu ve tescili istenen taşınmaz bölümü 1955 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında “ tepelik” yerlerden olduğu gerekçesiyle tespit dışı bırakılmıştır. Niteliği belirlenen böyle bir taşınmazın kazanmayı sağlayan zilyetlik yoluyla edinilebilmesi için imar ve ihya koşullarının davacı yararına gerçekleşmesi ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşması gerekir. Şöyle ki, bir yerin imar–ihya yoluyla kazanılması için, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17.maddesinde belirtilen tüm olumlu koşulların oluşmuş olması ve olumsuz koşulların araştırılması gerekir. Anılan maddede aynen “orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden masraf ve emek sarfı ile imar– ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına aksi taktirde Hazine adına tespit edilir.” denilmektedir. Maddede açıkça belirtildiği üzere, bir yerin ihya yoluyla kazanılması için, para ve emek sarfı suretiyle tarıma elverişli hale getirilmesi ve bu olgunun tamamlandığı tarihten itibaren 20 yıldan fazla süreyle Kadastro Kanununun 14.maddesindeki koşullar altında tasarruf edilmiş olması gerekir. Keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar dava konusu yerin teraslama suretiyle düzeltilerek ev yapıldığını açıklamışlar, ziraatçi bilirkişi ... 18.03.2002 tarihli raporunda aynı şekilde taşınmazın %15-20 meyilli olup, arazinin teraslanması sonucu üzerine 1 adet ev yapıldığını ve etrafının boş olduğunu bildirmiştir. Öte yandan, Dairenin ve Yargıtay"ın kararlılık kazanmış içtihatlarına göre ev yapmak ekonomik amaca uygun zilyetlik sayılmamaktadır. Dosya içindeki bu bilgiler ve açıklamalar karşısında taşınmazın tarım arazisi olarak kullanılmadığı anlaşıldığından Kadastro Kanununun 17.maddesine göre imar ihya edilmeyen taşınmaz hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi hükmü uyarınca BOZULMASINA, 22.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.