Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/6722 Esas 2020/4742 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

I- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılanın temyiz nedenlerinin incelenmesinde,
Katılanın ticari bir alış-veriş nedeniyle ... Adres isimli iş yerinde sanıktan almış olduğu ve üzerinde hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair ek karar verilen ..."in kaşesi bulunan 6 adet bono ile ilgili olarak icra takibi başlattığı ancak ... tarafından katılan ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığı ve bonoların kendisi tarafından keşide edilmediğinden bahisle itirazda bulunulduğu, bonolar üzerinde bulunan imzaların ..."in oğlu olan sanık ..."e ait olduğu, bu suretle sanık ...’in katılan lehine düzenlediği, üzerinde ...’e ait kaşenin bulunduğu altı adet bonoda sahtecilik yapmak suretiyle atılı suçu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savcılıktaki ifadesinde şirketin annesi ..."den eşi ..."e devredildiğini, ... adına bulunan kaşeleri kanuni zorunluluk nedeniyle 5 yıl saklanması gerektiğini ve bu kaşelerin muhafazasını iş yerinin kasasında yaptığını, suça konu bonoları tanzim ettiği sırada bonolar üzerine yanlışlıkla şirket sahibi olan eşi şüpheli ..."e ait kaşeyi vuracağı yerde kasada muhafaza ettiği ..."e ait kaşeyi vurduğunu ve üzerini imzaladığını savunmuş ise de, mahkeme huzurunda 18/09/2018 tarihli savunmasında senetleri katılan şirket pazarlamacısının düzenlediğini ve kendisinin müşterilerle ilgilendiği sırada masanın üzerinde bulunan eski kaşeyi pazarlamacının bastığını ifade ederek çelişkili beyanlarda bulunduğu, söz konusu şirketin bonoların tanzim edildiği tarihten önce ... tarafından ..."e devredildiği ve ..."in şirketle bir bağı kalmadığı anlaşılmakla tüm dosya kapsamında sanığın ..."e ait kaşeyi bilerek kullandığı ve sanığın savunmasının çelişkili, hayatın olağan akışına aykırı ve suçtan kurtulmaya yönelik olduğu sanığa atılı suçun unsurları itibarıyla sübut bulduğu anlaşılmakla sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyeti yerine beraatine hükmolunması,
Yasaya aykırı, katılanın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
II- Dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılanın temyiz nedenlerinin incelenmesinde,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 tarihli ve 6/8-69 sayılı kararında açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması hâlinde, borç hileli davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı nazara alındığında; suça konu senetlerin sanık tarafından katılana önceden doğan borca ilişkin olarak mı yoksa mal alışı sırasında mı verildiğinin dosya kapsamından anlaşılamaması karşısında; suça konu senetlerin sanık tarafından katılana önceden doğan borca ilişkin olarak mı yoksa mal alışı sırasında mı verildiği hususunun katılan ve sanıktan sorulmak suretiyle araştırılarak netliğe kavuşturulup, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılanın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 21/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.