17. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1388 Karar No: 2019/2902 Karar Tarihi: 05.03.2019
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/1388 Esas 2019/2902 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, hırsızlık suçundan mahkum edilen bir sanığın temyiz başvurusunun incelenmesiyle ilgili bir durumu ele almaktadır. Kararda, kanuna göre, suçtan zarar görenlerin, şikayetçilerin ve mağdurların duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Ayrıca gerekçeli kararın tebliğ edilmesinin de bu hakların kullanılabilmesi için önemli olduğu belirtilmektedir. Bu açıklamalar ışığında; duruşmadan haberdar edilmeyen müştekinin temyiz hakkının kullanabilmesi için gerekçeli kararın açıklamalı davetiye ile tebliğ edilmesi, temyiz süresi ve nereye başvurulacağının belirtilmesi gerektiği ifade edilmektedir. Bu duruma göre, 5271 sayılı CMK’nun 234. maddesi, kararların açıklanması ve tebliği, 35. maddesi ise koruma tedbirleri dışındaki hâkim veya mahkeme kararlarının tebliği hakkında açıklayıcı bilgiler içermektedir.
17. Ceza Dairesi 2018/1388 E. , 2019/2902 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Bozma
Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 28.02.2017 tarih, 2016/13-294 Esas ve 2017/116 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere,” Temyiz mahkemesince bir temyiz davasının görülebilmesi için, temyiz kanun yoluna başvuru hakkı bulunanların tamamının kararı tefhim veya tebliğ yoluyla öğrenmelerinin sağlanması kanuni bir zorunluluktur. Nitekim 5271 sayılı CMK’nun “Kararların açıklanması ve tebliği” başlıklı 35. maddesinin 2. fıkrasında; “Koruma tedbirlerine ilişkin olanlar hariç, aleyhine kanun yoluna başvurulabilecek hâkim veya mahkeme kararları, hazır bulunamayan ilgilisine tebliğ olunur” hükmü yer almaktadır. Mağdur, şikâyetçi ve suçtan zarar görenin yargılama aşamasında öncelikle duruşmadan haberdar edilmesi gerekmektedir. CMK"nun 234. maddesinde düzenlenen bu hakkın kullandırılmaması kanuna aykırıdır. Kanun koyucu, CMK"nun 234. maddesine aykırı davranılması durumunda anılan hukuka aykırılığın telafisine imkân sağlayacak şekilde bir düzenlemeye yer vermiş ve "Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olanlara" kanun yoluna başvurma hakkı tanımıştır. Bu hakkın kullanılabilmesi için de yargılama sonucunda verilen kararın aynı Kanun"un 35. maddesi uyarınca mağdur, şikâyetçi veya suçtan zarar görene tebliği gerekmektedir. Gerekçeli kararın tebliğ edilmesiyle suçtan zarar gören geç de olsa davadan haberdar olarak kararı temyiz etme imkânı bulmuş olacaktır. Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren mağdur, şikâyetçi veya suçtan zarar görenin hükmü temyiz edip etmemesine göre de temyizin kapsamı belirlenecektir. Yerel mahkemece duruşmadan haberdar olmayan mağdur, şikâyetçi veya suçtan zarar görene gerekçeli karar tebliğ olunmamış ise temyiz aşamasında bu eksikliğin Özel Dairece 2797 sayılı Yargıtay Kanunu"nun 40. maddesi uyarınca verilecek, uygulamada "Tevdi kararı" adı verilen kararla mahallinde mahkemesince giderilmesinin istenilmesi gerekir; yoksa temyiz incelemesine geçilerek bozma kararı verilmek suretiyle bu eksiklik giderilemez. Aksi halde temyiz kanun yoluna başvuru hakkı bulunan bir tarafın kararı öğrenmesi sağlanmadan temyiz incelemesi yapılmış olur ve aleyhe temyiz bulunmayan hallerde bozulan hükümdeki ceza miktarı sanık lehine kazanılmış hak teşkil eder. Duruşmadan haberdar olmayan mağdura, şikâyetçiye veya suçtan zarar görene gerekçeli kararın tebliğinden sonra, hükmün temyiz edilmesi durumunda CMK"nun 260. maddesi uyarınca "Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören" sıfatı ile temyizi incelenecektir. Tebliğe rağmen hükmün temyiz edilmemesi durumunda ise Özel Dairece diğer temyiz talepleri kapsamında dosya incelenecek, ancak CMK"nun 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilemeyecektir. Bu açıklamalar ışığında ; sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kamu davası açıldığı, suçtan zarar gören ve soruşturma aşamasında şikayetçi olduğunu belirten müşteki.... ın kovuşturma aşamasında 5271 sayılı CMK"nun 234/1-b maddesinde belirtilen davaya katılma ve diğer haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği, müştekinin kolluk huzurunda verdiği ifadesinde bildirdiği en son adresine duruşma gününü bildiren davetiyenin tebliğe çıkarılmadığı gibi yine duruşmalara katılamayan müştekiye tebliğ edilen gerekçeli kararın doğrudan Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre MERNİS adresine yapılmış olması sebebiyle müştekiye usulüne uygun olarak duruşma gününü bildiren davetiye ve gerekçeli kararın tebliğ edilmediğinin anlaşılması karşısında; müştek.... ın temyiz hakkını kullanabilmesi için 29.01.2015 günlü gerekçeli kararın, hükmü temyiz etme yetkisi olduğu, nereye, nasıl ve ne şekilde başvurabileceği, temyiz süresi de gösterilmek suretiyle, açıklamalı davetiye ile tebliğ edilerek, sunarsa temyiz dilekçesi eklendikten ve bu hususta ek tebliğname de düzenlendikten sonra incelenmek üzere dairemize gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE, 05/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.