Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2021/1292
Karar No: 2021/1404
Karar Tarihi: 09.03.2021

Danıştay 8. Daire 2021/1292 Esas 2021/1404 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1292
Karar No : 2021/1404

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Su Mad. Gıda İnş. Nak. Tur. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti.

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava, davacı şirket tarafından, Ankara İli, Gölbaşı İlçesi, … Köyü sınırları içerisinde bulunan jeotermal kaynak için, Ankara Valiliği Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı'nın 24.05.2019 tarih ve E…. sayılı işlemi ile bildirilen, gerekli izinlerin üç yıl süre içerisinde alınmadığı ve termin planında belirtilen süre içerisinde işletmenin faaliyete başlamadığı gerekçesiyle 5686 Sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunun Uygulama Yönetmeliği'nin 9. Maddesinin (3). ve (5). bendi uyarınca davacı şirket adına düzenlenen … sayılı jeotermal kaynak işletme ruhsatının iptali ve 117.969,00-TL teminatın irat kaydedilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Makam Olur'una ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı şirkete … başlangıç tarihli … sayılı jeotermal kaynak işletme ruhsatının verildiği, ruhsat sahasında yapılacak faaliyete ilişkin olarak gereken izinlerin 3 yıl içerisinde alınarak davalı idareye ibraz edilmesi gerektiğinin … tarih ve … sayılı yazıyla davacı şirkete bildirildiği, ruhsat sahibi davacı şirket tarafından tesisin yapılması öngörülen parselin irtifak hakkı için 18.08.2015 tarihinde talepte bulunulduğu ve 13.08.2016 tarihi itibariyle 29 yıl süreli irtifak hakkı (mülkiyet izni) tanındığı, ruhsat sahibince tesisin kurulması için Bala Belediyesi'ne başvurularak 02.08.2017 tarihinde yapı ruhsatı alındığı, dolayısıyla işletmenin faaliyete başlayabilmesi için gerekli ve zorunlu izinlerin 3 yıllık süre içerisinde alındığı davacı tarafından davalı idareye verilen 30.07.2015 tarihli Doğal Mineralli Su İşletme Ruhsat müracaat dilekçesi ekinde termin planın tesisin faaliyete geçeceği tarihin 2018 yılı sonu olarak belirtildiği, ancak ruhsat sahibince inşaatın bitirilip tesisin tamamlanmaması nedeniyle Halk Sağlığı Müdürlüğünden Mineralli Sular Hakkında yönetmelik çerçevesinde olması gereken Mineralli Su İşletme iznini alamadığının anlaşıldığı, bu durumda davacının, tesisi termin planda belirtilen 2018 yılı sonuna kadar faaliyete geçirememesi nedeniyle davalı idarece tesis olunan işlemde hukuka aykırılık görülmediği, her ne kadar, davacı tarafça yasada belirtilen tüm izin başvurularının süresi içinde yapıldığı, Milli Emlak Daire Başkanlığı'na 18.08.2015 tarihinde irtifak hakkı tesis edilmesi için başvuruda bulunulmasına karşın kesin irtifak tapu kayıt belgesinin 18.04.2018 tarihinde alındığı, firmadan kaynaklanan bir gecikme olmadığı, inşaatın yapıldığı ve ek süre verilmeksizin ruhsatın iptal edildiği iddia edilmişse de, gerekli ve yasal izinlerin 3 yıllık süre içerisinde alınmadığı, inşaatın bitirilip akışkanın faaliyete alınmasına bir engel olmadığı halde davacı şirketin 2018 yıl sonuna kadar sonunda tesisi faaliyete geçiremediğinden, davacının anılan süreçlerde ek süre talebi de bulunmadığından anılan iddialara itibar edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; davacı şirkete 06.08.2015 başlangıç tarihli … sayılı jeotermal kaynak işletme ruhsatının verildiği, ruhsat sahasında yapılacak faaliyete ilişkin olarak gereken izinlerin 3 yıl içerisinde alınarak davalı idareye ibraz edilmesi gerektiğinin … tarih ve … sayılı yazıyla davacı şirkete bildirildiği, ruhsat sahibi davacı şirket tarafından tesisin yapılması öngörülen parselin irtifak hakkı için 18.08.2015 tarihinde talepte bulunulduğu ve 13.08.2016 tarihi itibariyle 29 yıl süreli irtifak hakkı tanındığı, ruhsat sahibince tesisin kurulması için Bala Belediyesi'ne başvurularak 02.08.2017 tarihinde inşaat yapı ruhsatı alındığı, dolayısıyla işletmenin faaliyete başlaması için gerekli ve zorunlu izinlerin 3 yıllık süre içinde tamamlandığının anlaşıldığı, davalı idarece davacının ruhsat başvurusu dilekçesi elinde ibraz edilen termin planında tesisin faaliyete geçirileceği tarihin 2018 yılı sonu olarak belirtildiği halde 2018 yılı sonuna kadar tesisin faaliyete geçmediği nedeniyle işlem tesis edildiğinin belirtilmesi üzerine Bölge İdare Mahkemesince 01.10.2020 tarihinde yapılan ara kararı ile davacının 30.07.2015 tarihli işletme ruhsat müracaat dilekçesi ekinde idareye verilen termin planının onaylı örneğinin gönderilmesinin istendiği, verilen cevabın ve gönderilen termin planının incelenmesinde ilgili tesisin işletmeye geçişinin 2019 yılı olarak belirlendiğinin anlaşılması üzerine 2018 yılı içerisinde tesisin faaliyete geçirilmemesi nedeniyle … gün ve … sayılı dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından, davacının istinaf isteminin kabulüne, ... İdare Mahkemesii'nce verilen … gün, E:…; K:… sayılı kararının kaldırılmasına dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin süre aşımı yönünden reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 8. maddesinde; bu Kanun'da yazılı sürelerin, tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayacağı düzenlemesine; "Temyiz Dilekçesi" başlıklı 48. maddesinin 6. fıkrasında, "(...)Temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde de kararı veren merci, temyiz isteminin reddine karar verir. İlgili merciin bu kararları ile bu maddenin 2 nci fıkrasında belirtilen temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına ilişkin kararlarına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir." düzenlemesine; maddenin 7. fıkrasında da, "Temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin ödenmemiş olduğu, dilekçenin 3 üncü madde esaslarına göre düzenlenmediği, temyizin kanuni süre içinde yapılmadığı veya kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşıldığı hâllerde, 2 ve 6 ncı fıkralarda sözü edilen kararlar, dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca, kesin olarak verilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun "Elektronik tebligat" başlıklı 7/a maddesinde; "Aşağıda belirtilen gerçek ve tüzel kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.
1. 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar.
2. 5018 sayılı Kanunda tanımlanan mahallî idareler.
3. Özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan fonlar ve kefalet sandıkları.
4. Kamu iktisadi teşebbüsleri ile bunların bağlı ortaklıkları, müessese ve işletmeleri.
5. Sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıklar.
6. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları.
7. Kanunla kurulanlar da dahil olmak üzere tüm özel hukuk tüzel kişileri.
8. Noterler.
9. Baro levhasına yazılı avukatlar.
10. Sicile kayıtlı arabulucular ve bilirkişiler.
11. İdareleri, kamu iktisadi teşebbüslerini veya sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıkları; adli ve idari yargı mercileri, icra müdürlükleri veya hakemler nezdinde vekil sıfatıyla temsile yetkili olan kişilerin bağlı bulunduğu birim.
Birinci fıkra kapsamı dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere, talepleri hâlinde elektronik tebligat adresi verilir. Bu durumda bu kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.
Birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır.
Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.
Bu Kanun uyarınca yapılan elektronik tebligat işlemleri, Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi tarafından kurulan ve işletilen Ulusal Elektronik Tebligat Sistemi üzerinden yürütülür. Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi, sistemin güvenliğini ve bu sistemde kayıtlı verilerin muhafazasını sağlayacak her türlü tedbiri alır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir." düzenlemesi; "Vekile ve kanuni mümessile tebligat" başlıklı 11. maddesinde ise, "Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir." düzenlemesi yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyiz isteminde bulunan Ankara Valiliği vekili Av. …'a 02/12/2020 gününde elektronik tebligat yapıldığı, davalı idare vekili Av. … tarafından 04/02/2021 tarihinde kayıtlara giren dilekçe ile, 01/09/2016 tarihli ve 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname'nin 35. maddesine göre Ankara Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı'nın ayrı bir tüzel kişiliği olduğu ve davada taraf olmadığı, bu nedenle Bölge İdare Mahkemesi kararının Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı vekiline tebliğ edilmesinin hatalı olduğu belirtilerek 12/02/2021 tarihinde temyiz isteminde bulunulmaktadır.
Olayda, dava konusu işlemin Ankara Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından tesis edildiği, dava süresince Ankara Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı vekili sıfatı ile sunulmuş dilekçelerin olduğu, istinaf incelemesi aşamasında, 24/08/2020 tarihinde kayıtlara giren dilekçe ile, Ankara Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından verilen vekaletname ve yetki belgesinin sunulduğu ve sunulan vekaletnamede Av. …'ın Ankara Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı'nı temsile yetkili olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyiz isteminde bulunan Ankara Valiliği vekili Av. …'a 02/12/2020 gününde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak otuz gün içerisinde ve en son 04/01/2021 günü mesai bitimine kadar temyiz isteminde bulunulması gerekirken, bu tarih geçirildikten sonra 12/02/2021 tarihinde kayda giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu, temyiz isteminin süresinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 2577 sayılı Kanun'da belirtilen temyiz süresi geçirildikten sonra yapılan temyiz başvurusunun esasının incelenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine,
2. Temyiz aşamasındaki yargılama giderlerinin istemde bulunan taraf üzerinde bırakılmasına,
3. Kesin olarak, 09/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi