22. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/3394 Karar No: 2015/5113 Karar Tarihi: 17.02.2015
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/3394 Esas 2015/5113 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2015/3394 E. , 2015/5113 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi AVUKAT ...
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ile iş güvencesi tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı, iş sözleşmesinin haksz olarak sonlandırıldığı belirterek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve iş güvencesi tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının kabulüne, iş güvencesi alacağının ise reddine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, taraflar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçinin, iş güvencesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Somut olayda mahkeme, davacının talep ettiği iş güvencesi tazminatı talebi somut dayanakları olmadığı ve davacı tarafça ispatlanamdığı gerekçesiyle reddine karar vermiştir. Davalı belediyede uygulanmakta olan toplu iş sözleşmesinin 38. maddesine göre “4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/2. maddesine göre işverence işçi işten çıkarmalarda disiplin kurulu kararı alınması zorunludur. Ancak disiplin kurulu kararı alınmaksızın herhangi bir sebeple işten çıkarılan her işçiye işveren toplu sözleşme ve kanunlardan kaynaklanan haklarının dışında ve ayrıca kıdem tazminatı tutarının 2 katı tutarında iş güvencesi ödeneği ödemeyi kabul eder.” hükmü yer almaktadır. Davacının iş sözleşmesinin toplu iş sözleşmesi uyarınca Disiplin Kurulu Kararı olmadan feshedildiği sabittir. Ancak davacının anılan hükümden yararlanmaya yönelik talebi incelenirken, 4857 sayılı Kanun"un iş güvencesine yönelik hükümlerinin de değerlendirilmesi gerekmektedir. 4857 sayılı Kanun"un 21. maddesinin son fıkrasında “Bu maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir” hükmü yer almaktadır. Dosyada ki bilgi ve belgelerden davalı iş yerinde otuz işçi bulunmaması sebebiyle 4857 sayılı Kanun"un 17. ve 18. maddelerine göre davacı iş güvencesi hükümlerinden faydalanamamaktadır. Davacı iş güvencesi şartlarından faydalanmış olsaydı, 4857 sayılı Kanun"un 21. maddesi uyarınca kıdem süresine göre, beş aylık ücret tutarında tazminat miktarına hak kazanmaktı. İş güvencesinden yararlanamayan davacı yönünden de ancak iş güvencesinden yararlanan işçiler kadar iş güvencesi tazminatı miktarı ile sınırlı olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Mahkemenin kararı bu yönüyle hatalı olduğundan bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.02.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.