(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/24479 E. , 2013/37782 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozmak, mala zarar vermek
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
A-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Mala zarar verme suçundan dolayı sanığa tayin edilen 1600 TL adli para cezasına ilişkin hükmün 5237 sayılı TCK"nın 50/5. maddesinde öngörülen düzenlemeye ve hükmolunan cezanın türü ile miktarına göre, 1412 sayılı CMUK"un 5219 sayılı Yasa ile değişik 305/1 maddesi gereğince kesin olması nedeniyle hükmün temyizi olanaklı bulunmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince sanık ... müdafiinin temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
B-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Konut dokunulmazlığını ihlal suçuna katılan fail sayısı gözetilerek sanık hakkında TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106. maddesine göre, çocuk sanık hakkında kısa süreli hapis cezasından çevrilerek hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceği hususu gözetilmeden sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünde tayin edilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrileceği belirtilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasındaki "" para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesine "" ilişkin kısımların hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanıklar hakkında hırsızlık ve sanık ... hakkında tüm suçlardan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince ise;
1-Sanık ..."ın yüklenen suçları işlediğine veya eylemlere katıldığına ilişkin, diğer sanık ..."in 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 15/1 maddesine aykırı şekilde kollukça müdafii huzurunda alınan ve sonraki aşamalarda rücu ettiği suç atma niteliğinde kalan anlatımı dışında, hükümlülüğüne yeterli hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden, isnat edilen suçlardan beraati yerine yetersiz ve yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
2-Sanık ..."in kollukça şüphe üzerine yakalandığında suçunu ikrar ederek henüz başvurusu bulunmayan katılana ait eşyaların kısmen iadesini sağladığının anlaşılması karşısında, katılanlardan kısmi iade nedeniyle rızaları sorularak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK."nın 168/1-4. maddesinin uygulanma koşullarının tartışılması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Kabule göre,
a-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünde, 5237 sayılı TCK"nın 53/3. maddesi göz ardı edilerek, 53/1-c bendinde belirtilen kendi alt soyu üzerindeki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmiş olması,
b-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçuna katılan fail sayısı gözetilerek TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve sanık ..."ın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 04/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.