Esas No: 2021/10385
Karar No: 2022/3601
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10385 Esas 2022/3601 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiş. Temyiz başvurusunun uygunluğu değerlendirildikten sonra, sanığın suçta kullandığı nakil aracı müsaderesine hükmedilmiş. Ancak bu karar bozulmuş ve sanık ve malen sorumlu kişilerin temyiz itirazları yerinde görülmüştür. Karar, suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 5607 sayılı Kanun'un farklı maddeleri kapsamında kaldığı değerlendirmesi yapılarak verildiği, ancak sonradan çıkan yasaların sanık lehine hükümler içerdiği de belirtilmiştir. Kararda ayrıca, suça konu kaçak akaryakıtın müsaderesine, gümrük müdürlüğünün müşteki sıfatıyla kabul edilmesine rağmen gerekçeli kararda müşteki olarak belirtilmesine, nakil aracının müsaderesinin hakkaniyete uygun olmadığı için nakil vasıtasının masraflarının sanıktan alınarak büyütülmüş depolarının ruhsata uygun hale getirilerek iadesi yerine müsaderesine karar verildiğine dikkat çekilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- 5607 sayılı Kanunun 3/5, 3/10, 3/11-son cümle, 3/22 ve 5/2. maddeleri
- 6455 sayılı Kanun
- 6545 sayılı Kanun
- 7242 sayılı Kan
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, kaçak petrol ile nakil aracının müsaderesine
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Suçta kullanılan nakil aracı sahibi malen sorumlunun kamu davasına katılma talebinde bulunduğu halde talep hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı CMK'nun 260. maddesi gereğince, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için yasa yollarının açık olduğu ve hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek, malen sorumlu ve sanığın temyiz istemleri yönünden yapılan incelemede;
1.Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11-son maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen Geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2.Tekerrüre esas alınan ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2008/124 Esas, 2009/119 Karar sayılı ilamında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan iki ayrı mahkumiyet hükmü olduğu cihetle, daha ağır cezayı içeren hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, ilamın her iki mahkumiyet hükmünü kapsar şekilde tekerrüre esas alınması,
3.24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4.Suça konu kaçak akaryakıtın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine, tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin hazineye irat kaydına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
5.Dosya kapsamına göre, nakil aracının müsaderesinin suça konu eşyanın miktar ve değerine göre hakkaniyete uygun olmadığı dikkate alınarak, nakil vasıtasının masrafları sanıktan alınmak suretiyle büyütülmüş depolarının ruhsata uygun hale getirilerek iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,
6.Gümrük Müdürlüğü davaya katılan sıfatı ile kabul edildiği halde gerekçeli karar başlığında müşteki olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve malen sorumlunun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/02/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.