Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/3351 Esas 2014/15053 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/3351
Karar No: 2014/15053
Karar Tarihi: 18.06.2014

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/3351 Esas 2014/15053 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, 466 sayılı Kanun gereğince tazminat isteğine ilişkindir. Davacı suç soruşturması nedeniyle tutuklu kalmış ancak yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraat etmiştir. Mahkeme, davalıdan alınmak üzere maddi ve manevi tazminatın davacıya verilmesine hükmetmiştir. Ancak, yasal faizin manevi tazminat bakımından dava tarihinden itibaren, maddi tazminat bakımından ise tahliye tarihinden itibaren talep edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle hükmün maddi ve manevi tazminata ilişkin faiz kısımları düzeltilerek onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 466 sayılı Kanun'un 2. maddesi: Tazminat davalarının açılması için öngörülen süre ve yetkili/görevli mahkeme hakkında bilgi vermektedir.
- 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi: Yeni Ceza Muhakemesi Kanunu'nun yürürlüğe girmesi durumunda, bu kanunun öncesindeki kanunların da geçerliliğini koruduğunu belirtmektedir.
- 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 322. maddeleri: Kararın bozulabilmesi ve düzeltilebilmesi için yasal dayanak sağlamaktadır.
12. Ceza Dairesi         2014/3351 E.  ,  2014/15053 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
    Hüküm : 581,65 TL maddi ve 2000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

    Davacı vekilinin 18.03.2010 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek 466 sayılı Kanun gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Tazminat davasının dayanağını oluşturan Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2001/358 Esas, 2007/19 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya çalışmak suçundan tutuklu kaldığı ve yargılama sonunda 25.01.2007 tarihinde beraatine hükmedildiği, kararın 05.05.2009 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 18.03.2010 tarihinde, işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun’un 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.
    Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazının reddine, ancak;
    Yasal faizin manevi tazminat bakımından dava tarihinden itibaren, maddi tazminat bakımından ise tahliye tarihinden itibaren talep edilmesi karşısında, kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına gözaltı tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün maddi tazminata ilişkin 1 numaralı bendindeki faize ilişkin kısımdaki ""gözaltı tarihi olan 13.07.2001"" ibaresinin çıkarılarak yerine ""tahliye tarihi olan 07.12.2001"" ibaresinin yazılması, hükmün manevi tazminata ilişkin 2 numaralı bendindeki faize ilişkin kısımdaki ""gözaltı tarihi olan 13.07.2001"" ibaresinin çıkarılarak yerine ""dava tarihi olan 18.03.2010"" ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.