19. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/3737 Karar No: 2020/715 Karar Tarihi: 01.06.2020
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/3737 Esas 2020/715 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalıya fatura kesilmesine rağmen bedelin ödenmediği iddiasıyla başlatılan ilamsız icra takibine davalının haksız olarak itiraz etmesi nedeniyle, davacı tarafın itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili için açtığı davada, mahkeme fatura konusu malların teslim edilmediğini ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Temyiz başvurusu sonrasında Daire kararıyla bozulan davanın tekrar görüldüğü yargılamada da aynı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri açıklaması: HMK'nın 298/2. maddesi.
19. Hukuk Dairesi 2018/3737 E. , 2020/715 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkilinin davalıya fatura keşide ettiğini ve fatura konusu malların teslim edildiğini, bedelin ödenmediğini, alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını, fatura konusu malların teslim edilmediğini savunarak, davanın reddini ve kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir. Mahkemece, faturada yazılı malların teslim edildiğini ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, taraflar arasında sözleşme bulunduğu veya fatura konusu malların davalıya teslimin edildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2016/587 esas ve 2016/4382 karar sayılı ve 10.03.2016 tarihli ilamıyla, “Yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda “davanın reddine, icra inkâr tazminatına hükmolunmasına yer olmadığına” denildiği halde, gerekçeli kararda sadece davanın reddine denilmiş, tazminat ile ilgili olarak hükme veya açıklamaya yer verilmemiştir. Böylece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Bu hal, HMK"nın 298/2.maddesine aykırılık teşkil ettiğinden kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamaya göre, taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanamadığı, icra takibine konu faturaların gönderilmiş olmasının tek başına sözleşme ilişkisinin varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, malın teslim edildiğinin ispat yükünün davacıda olmasına rağmen kanıtlanamadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 01.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.