Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/4541 Esas 2020/455 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4541
Karar No: 2020/455
Karar Tarihi: 21.01.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/4541 Esas 2020/455 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan haksız işgal tazminatı (ecrimisil) davasında, davacı vekili, vekil edeni ile davalıların paydaş olduğu taşınmazların davalılar tarafından haksız şekilde kullanıldığını iddia ederek 2010, 2011 ve 2012 yılları için toplam 12.000,00 TL (ıslahen 46.099,38 TL) ecrimisil ile 500,00 TL tarım destekleme tazminatının faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, davayı kısmen kabul ederek toplam 25.346,71 Türk lirası ecrimisil bedelinin dava dilekçesi ile istenen 12.500,00 Türk lirası tutarındaki kısmının dava tarihi olan 23/10/2012 tarihinden itibaren ve 12.846,71 Türk lirası tutarındaki kısmının ise ıslah tarihi olan 09/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken tahsiline karar vermiştir. Ancak, davacının payı oranında hesaplanması gereken ecrimisil bedelinin tamamı üzerinden hesaplama yapıldığı ve fazladan ecrimisil hükmedildiği gerekçesiyle karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi ise, yanılgılı değerlendirme yapıldığı gerekçesiyle mahkeme kararını bozmuştur. Karara göre, davalılar vekilinin tem
8. Hukuk Dairesi         2018/4541 E.  ,  2020/455 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Haksız İşgal Tazminatı (Ecrimisil)

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı vekili, vekil edeni ile davalıların paydaş olduğu dava konusu taşınmazların davalılar tarafından haksız şekilde kullanıldığı ileri sürülerek 2010, 2011 ve 2012 yılları için 12.000,00 TL (ıslahen 46.099,38 TL) ecrimisil ile 500,00 TL tarım destekleme tazminatının faizi ile birlikte tahsili istenilmiştir.
    Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; “toplam 25.346,71 Türk lirası ecrimisil bedelinin dava dilekçesi ile istenen 12.500,00 Türk lirası tutarındaki kısmının dava tarihi olan 23/10/2012 tarihinden itibaren ve 12.846,71 Türk lirası tutarındaki kısmının ise ıslah tarihi olan 09/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebi ile doğrudan gelir desteği talebinin reddine,” karar verilmiş olup; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, paydaşlar arasında ecrimisil isteğine ilişkindir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; tarafların, çekişmeli eski 126 (yeni 124 ada 20), eski 146 (yeni 133 ada 4), eski 254 (yeni 119 ada 2), eski 308 (yeni 119 ada 5), eski 430 (yeni 125 ada 7) ve eski 638 (yeni 118 ada 2) parsel sayılı taşınmazlarda paylı mülkiyet şeklinde hissedar, eski 646 (yeni 119 ada 21), eski 17 (yeni 114 ada 5), eski 63 (yeni 128 ada 29) ve eski 629 (yeni 130 ada 15) parsel sayılı taşınmazlarda mirasçı sıfatıyla paydaş ve en nihayetinde eski 256 (yeni 119 ada 7) parsel sayılı gayrimenkulde ise davacı, davalılar ve dava dışı kimseler adına paylı mülkiyet şeklinde malik oldukları anlaşılmaktadır.
    Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı ...’ın eski 256 (yeni 119 ada 7) parseldeki hisse oranı nazara alınmadan tüm taşınmaz üzerinden hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Taşınmaz dava tarihi itibariyle sadece taraflar adına olmayıp yukarıda izah edildiği üzere dava dışı paydaşlar da bulunmaktadır.
    Ne var ki; Mahkemece bu husus nazara alınmadan taşınmazın tamamı üzerinden belirlenen ecrimisil alacağında, davacının 1/3 oranında hak sahibi olduğu kabul edilerek fazladan ecrimisile hükmedilmiştir.
    Hal böyle olunca; gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle davacının payı oranında hesaplanacak ecrmisil bedeline hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir.
    SONUÇ: Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.