Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5134
Karar No: 2013/6882

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/5134 Esas 2013/6882 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/5134 E.  ,  2013/6882 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


    Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 25/03/2013 tarihli ve 2012/13881 Esas, 2013/3144 Karar sayılı ilâmıyla onanmasına-bozulmasına karar verilmiş, Dairemizin mezkur kararında maddî hata mevcudiyetinden bahisle bu hatanın düzeltilmesi mahkeme hâkimi tarafından istenilmiş olmakla, söz konusu karar ve dosya incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    K A R A R

    Dairemizin 25/03/2013 tarihli ve 2012/13881 Esas, 2013/3144 Karar sayılı Onama-Bozma kararında;
    "1) Davacı ... Yönetiminin temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, çekişmeli taşınmazların, uzman orman bilirkişi tarafından resmî belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada; orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2) Davalı Hazinenin 101 ada 189 ve 107 ada 83 parsellere yönelik temyiz itirazlarına gelince; incelenen dosya kapsamına göre, çekişmeli taşınmazların, ziraat bilirkişi raporuna göre % 4 - 10 eğimli, üzerinde bağ omcaları bulunan ve arpa ekili kuru tarım arazisi vasfında olduğu ve davalı lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu anlaşılarak, yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile bu parseller hakkındaki hükmün onanması gerekmiştir.
    3) Dahili davalı ..."ın 119 ada 16 parsele yönelik temyiz itirazları bakımından; dava konusu taşınmazın imar ve ihya edilmediği, tarım arazisi vasfında olmadığı ve davalı lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı gözönüne alınarak, hali arazi niteliği ile ... adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile bu parsel hakkındaki hükmün onanması gerekmiştir.
    4) Dahili davalı ..."ın 119 ada 6 ve 10 parsellere yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava konusu parsellerin bir kısmının üzerinde 40-50 yaşlı bağ omcaları olup, sürülmüş ve işlenmiş olduğu, bir kısmının ise sürülmeyen ve işlenmeyen ham toprak vasfında olduğu ziraat bilirkişi raporunda açıklandığı halde, bağ omcaları olan ve işlenmiş olan kısmı ayrılarak davalı ... adına, ham toprak olan kısmı ise ... adına tescile karar verilmesi gerekirken, tümünün ham toprak vasfı ile ... adına tescile karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle, mahkemece; fen ve ziraat bilirkişi eşliğinde yeniden yapılacak keşifte, taşınmazların ham toprak kısmı ayrılarak ayrı bir parsel numarası ile ..., tarım arazisi vasfında olan kısmı ise davalı ... adına tescile karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.”, denilerek, sonuç kısmında;
    "SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE,

    İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin ve üçüncü bentde açıklanan nedenlerle; dahili davalı ..."ın temyiz itirazlarının reddi ile 101 ada 189, 107 ada 83 ve 119 ada 16 parsellere yönelik hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,
    2) Dördüncü bentde açıklanan nedenlerle; dahili davalı ..."ın 119 ada 6 ve 16 parsellere yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine” karar verilmiştir.
    Midyat Kadastro Hâkimliğince; Dairemizin 25/03/2013 tarih ve 2012/13881 Esas 2013/3144 Kararı ile “birinci bentde açıklanan nedenlerle davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE,
    İkinci bentde açıklanan nedenlerle davalı Hazinenin ve üçüncü bentde açıklanan nedenlerle dahili davalı ..."ın temyiz itirazlarının reddi ile 101 ada 189, 107 ada 83 ve 119 ada 16 parsellere yönelik hükmün ONANMASINA,
    Dördüncü bentde açıklanan nedenlerle dahili davalı ..."ın 119 ada 6 ve 10 parsellere yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA”
    karar verildiği, ancak ikinci bentde açıklandığı üzere 119 ada 16 parsel sayılı taşınmazın onanmasına, dördüncü bentde ise 119 ada 16 parsel sayılı taşınmazın bozulmasına karar verildiği anlaşıldığından maddi hatanın düzeltilmesi istenilmiştir.
    Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece re’sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir (HMK m.304/1). HMK m. 304/1 hükmü, 1086 sayılı Kanunun 459. maddesinin “İki tarafın isim ve sıfat ve neticei iddialarına mütaallik hatalar ve esas hükümdeki hesap hataları kendilerinin istimaından sonra mahkeme tarafından tashih olunur” şeklindeki birinci cümlesindeki düzenlemeye karşılık gelmekte olup, bu düzenlemeyle, karardaki açık hataların mahkemece re’sen veya taraflardan birinin talebi üzerine tashih edilebileceği esası getirilmiştir.
    HMK m. 304’e göre düzeltilebilecek “yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar”, olayın gelişinden ve dosyanın incelenmesinden bir maddî hata olduğu kolayca anlaşılabilen ad veya soyaddaki harf hataları, rakamlardaki eksik yazımlar vs. hatalardır. Tabir-i diğerle, hükümlerin tashihi yoluna, tarafların kimlik bilgilerindeki hatalarla, yazı, hesap ve diğer açık ifade hatalarının mevcudiyeti hâlinde başvurulabilir.
    Tashihin nasıl yapılacağı ise, HMK m.304/2’de belirtilmiştir. Buna göre, tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kâğıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir.
    Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların (maddî hataların) düzeltilmesi, hükmün icrasına (yerine getirilmesine) kadar istenebilir.
    HMK m. 304’de söz konusu olan düzeltme (tashih), hüküm verildikten sonraki dönemde, hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların (maddî hataların) düzeltilmesidir. Hükümden önceki dönemde maddî hataların düzeltilmesi, HMK m. 183 hükmü uyarınca yapılır. Buna göre, hükümden önceki dönemde, tarafların veya mahkemenin dava dosyasında bulunan belgelerdeki açık yazı ve hesap hataları, karar verilinceye kadar düzeltilebilir. Taraflardan birinin yazı veya hesap hatasını düzeltmesi sonucu yargılama uzamışsa, yargılama giderlerinin belirlenmesinde bu durum da dikkate alınır.
    Kanun yolu incelemesinde, esas yönünden kanuna uygun görülen hüküm, tarafların kimliklerine ait yanlışlıklarla, yazı, hesap veya diğer açık ifade yanlışlıklarından dolayı bozulamaz; hüküm, bu maddî hatalar düzeltilmek suretiyle onanır (m. HMK 370/3; HUMK m. 438/8). Kural olarak, her mahkemenin kendi kararındaki maddî hataları düzeltmesi gerekir ise de, Yargıtay’ın temyiz incelemesi sonucunda karardaki maddî hataları düzelterek onama yetkisi de, “hükümlerin tashihi” kurumunun somut planda bir uygulanma şeklini oluşturmaktadır.

    Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların (maddî hataların) düzeltilmesine ilişkin hükümler kanun yolu incelemesi sonucunda verilen kararlar bakımından da uygulanır. Diğer bir deyişle, hükümlerin tashihi istemi, hükmün tavzihinde olduğu gibi hem ilk derece hem de Yargıtay kararlarına karşı istenebilir. Yargıtay onama ve bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunması hallerinde dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür. Zira maddi yanılgıya dayanılarak verilmiş olan onama ve bozma kararları ile hatalı biçimde hak sahibi olmak evrensel hukukun temel ilkelerine ters düştüğünden karşı taraf yararına sonuç doğurmamalıdır. Diğer bir deyişle, Yargıtay’ın istikrar kazanmış görüşüne göre maddî hata kazanılmış hak oluşturmaz.
    Dairemizin 25/03/2013 tarihli ve 2012/13881 Esas, 2013/3144 Karar sayılı Onama-Bozma kararı gerekçesinde “4)Dahili davalı ..."ın 119 ada 6 ve 10 parsellere yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava konusu parsellerin bir kısmının üzerinde 40-50 yaşlı bağ omcaları olup, sürülmüş ve işlenmiş olduğu, bir kısmının ise sürülmeyen ve işlenmeyen ham toprak vasfında olduğu ziraat bilirkişi raporunda açıklandığı halde, bağ omcaları olan ve işlenmiş olan kısmı ayrılarak davalı ... adına, ham toprak olan kısmı ise ... adına tescile karar verilmesi gerekirken, tümünün ham toprak vasfı ile ... adına tescile karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle, mahkemece; fen ve ziraat bilirkişi eşliğinde yeniden yapılacak keşifte, taşınmazların ham toprak kısmı ayrılarak ayrı bir parsel numarası ile ..., tarım arazisi vasfında olan kısmı ise davalı ... adına tescile karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denildiği halde, “119 ada 6 ve 10 parsellere” ibaresi kararın sonuç kısmında zuhulen “119 ada 6 ve 16 parsellere” şeklinde, yani “10” rakamı yerine “16” rakamı yazıldığı anlaşılmıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dairemizin 25/03/2013 tarihli ve 2012/13881 Esas, 2013/3144 Karar sayılı Onama-Bozma kararının sonuç kısmının (2) numaralı kısmında yer alan “Dördüncü bentde açıklanan nedenlerle dahili davalı ..."ın 119 ada 6 ve 16 parsellere yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine” cümlesinde geçen “119 ada 6 ve 16 parsellere” ibaresindeki (zuhulen yazılmış bulunan) “16” rakamının “10” olarak düzeltilmesine 18.06.2013 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi