Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7477 Esas 2017/479 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7477
Karar No: 2017/479
Karar Tarihi: 25.01.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7477 Esas 2017/479 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/7477 E.  ,  2017/479 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmündavalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Dava, taraflar arasındaki finansal kiralama sözleşmesinin haklı feshedildiği iddiası ile sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin tespiti ile sözleşme konusu malların iade ve teslimi talebine ilişkindir.
    Davalı şirket davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre taraflar arasında düzenlenen sözleşmeler gereği davalıya dava konusu makinelerin teslim edildiği, davalının kira borçlarını keşide edilen ihtarnameye rağmen ödemediği, malların da iade edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davalı tüzel kişi olup, tüzel kişilere tebligat 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 12. ve 13. maddelerine göre yapılır. Öte yandan Tebligat Kanunu"nun 11.01.2011 tarih ve 6099 sayılı Kanun"un 9. maddesi ile değişik m. 35, IV hükmüne göre ise “ daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmi kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükmü uygulanır.”
    Bu durumda mahkemece yukarıda anılan yasa hükümleri çerçevesinde davalı şirkete tebligat yapılması gerekirken, Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre tebligat yapılması usulsüz olup, davalının savunma hakkı kısıtlanmıştır. Bu durum 6100 sayılı HMK."nun 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenme hakkının ihlali sonucunu doğurur. Hal böyle olunca, mahkemece davalı şirkete usulüne uygun dava dilekçesi tebliği sağlandıktan sonra davaya devam edilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre, öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.480.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.