20. Hukuk Dairesi 2013/4943 E. , 2013/6867 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi katılan ... Yönetimi vekili ile davalılar.... ve Ark. vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1963 yılında yapılan kadastro sırasında, ... Beldesi 661 parsel sayılı 13.000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, davalılar adlarına tesbit ve tescil edilmiştir.
Davacı ..., taşınmazın orman sayılan yer olduğu iddiasıyla dava açmış; Orman Yönetimi, aynı iddiayla davaya katılmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin 14/11/2006 tarihli krokide (B) harfi ile gösterilen 289 m2, (C) harfi ile gösterilen 273 m2, (D) harfi ile gösterilen 1742 m2, (E) harfi ile gösterilen 1052 m2 ve (F) harfi ile gösterilen 75.99 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm katılan ... Yönetimi vekili ile davalılar ... ve Ark. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 08/01/1989 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve daha sonra 29/06/1989 tarihinde kesinleşen 2/B uygulaması vardır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki;
Hükme esas alınan uzman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın orman kadastro sınırları dışında kaldığı, 1963 ve 1983 tarihli memleket haritalarında (B, C, D, E ve F) harfi ile gösterilen bölümlerinin orman sayılan yerlerden olduğu; (A) harfi ile gösterilen bölümünün ise, orman sayılmayan yerlerden olduğu açıklanmış; ancak, memleket haritası ile orman kadastro haritasının kadastro paftası üzerine aplike edilmemesi nedeniyle denetleme yapılamadığından, Dairenin 18.06.2013 tarihli geri çevirme kararı üzerine hazırlattırılan ek raporda (A) harfi ile işaretli bölümün bir bölümünün 1963 tarihli memleket haritasında yeşil alanda kaldığı, orman kadastro haritası üzerinde de taşınmazın (A ve D) harfi ile gösterilen bölümlere ayrıldığı, ancak bu ayrımın neyi ifade ettiği konusunda bir açıklama yapılmadığı anlaşılmıştır. Böylece, çekişmeli taşınmazın orman olup olmadığı konusunda çelişki oluşmuştur. Mahkemece bu çelişki yöntemince giderilmeden karar verilemez.
O halde; mahkemece önceki keşiflerde görev almayan uzman bilirkişiler vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte, dava konusu taşınmaz ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği ile önceki keşiflerde uygulandığı bildirilen 1963 ve 1983 tarihli memleket haritaları ve orman kadastro haritası birbiri üzerine aplike edilerek, taşınmazın tüm haritalardaki konumu ayrı ayrı belirlenmeli, memleket haritalarının yapımına esas alınan hava fotoğrafları steroskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilmeli, bundan sonra elde edilecek sonuç çerçevesinde karar verilmelidir.
Kabule göre de, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A. maddesinin "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz” hükmü gereğince, davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; katılan ... Yönetimi vekili ile davalılar ... ve arkadaşları vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usûl ve kanuna uygun olmayan hükmün BOZULMASINA, temyiz harçlarının istek halinde iadesine 18.06.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.