Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/12135
Karar No: 2020/924
Karar Tarihi: 23.01.2020

Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/12135 Esas 2020/924 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıkların bir araya gelerek, gerçekte 879,78 TL tutarında prim bedeli olan bir sigorta poliçesini sahte olarak düzenleyip, 95.000 TL teminat bedelli sahte poliçeyi katılana verdikleri ve katılandan fazladan prim bedeli alarak; sanık ...'un nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını, sanık ...'un ise sadece nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddiasıyla açılan davada; sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporu, kriminal incelemeye ilişkin uzmanlık raporu, sigorta poliçeleri, tahsilat belgesi, ilgili sigorta şirketinden gelen cevabi yazılar ve ekleri ile tüm dosya kapsamına göre; sanıkların üzerine atılı suçları işlediğine dair yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle sanıkların beraatine karar verilmiştir. Ancak, sanık ...'un nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik O yer Cumhuriyet savcısının temyiz incelemesinde; sigorta acentesi olan sanığın, işi karşılığında aldığı belgeler için Vergi Usul Kanunu gereğince serbest meslek makbuzu yerine fatura düzenlemek zorunda olması nedeniyle, suç vasfında hataya düşülmek suretiyle hüküm kurulması nedeniyle karar bozulmuş, adli para cezasına esas alınan tam gün sayısının belirlenmesinde hata yapı
15. Ceza Dairesi         2017/12135 E.  ,  2020/924 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1) Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık
    suçundan; TCK’nın 158/1-i, 168/1, 62, 52/2-4 ve 50/1-a maddeleri uyarınca mahkumiyet
    2) Sanık ... hakkında atılı suçlardan, ayrı ayrı
    beraat

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ...’nın mahkumiyetine ilişkin hüküm O yer Cumhuriyet savcısı tarafından; nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’in beraatine ilişkin hükümler ise, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ...’un, işletmecisi olduğu...i Sigortacılık isimli işyerine gelen katılanın aracı için 95.000 TL teminat bedelli, muafiyetsiz kasko poliçesi düzenlenmesi konusunda, 3.819,79 TL prim bedeli karşılığında katılan ile anlaşması üzerine, kendisi gibi sigortacılık yapan sanık ... ile iştirak halinde hareket etmek suretiyle, gerçekte 879,78 TL tutarında prim bedeli olan, 50.000 TL teminat bedelli ve muafiyetli kasko poliçesi düzenledikleri halde, 95.000 TL bedelli sahte poliçeyi sanık ...’ın işlettiği sigorta acentesinin kaşesini basıp imzalamak suretiyle katılana verdikleri ve katılandan fazladan prim bedeli alarak haksız yarar sağladıkları, bu suretle sanık ...’ın nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını; sanık ...’un ise nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
    1) Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’in beraatine ilişkin hükümlere yönelik katılan vekili tarafından yapılan temyiz incelemesinde:
    Sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporu, kriminal incelemeye ilişkin uzmanlık raporu, sigorta poliçeleri, tahsilat belgesi, ilgili sigorta şirketinden gelen cevabi yazılar ve ekleri ile tüm dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı suçları işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesine dayanan, sanığın beraatine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, atılı suçların sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin herhangi bir gerekçeye dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA,
    2) Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ...’nın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik O yer Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan temyiz incelemesinde:
    Sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporu, kriminal incelemeye ilişkin uzmanlık raporu, sigorta poliçeleri, tahsilat belgesi, ilgili sigorta şirketinden gelen cevabi yazılar ve ekleri ile tüm dosya kapsamına göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla, bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sigorta acentesi olan sanığın, işi karşılığında aldığı belgeler için Vergi Usul Kanunu gereğince serbest meslek makbuzu yerine fatura düzenlemek zorunda olması nedeniyle, sigorta acenteliği sıfatının serbet meslek kavramı içinde değerlendirilmesinin mümkün bulunmaması karşısında, şirket adına hareket eden sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-h maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin, suç vasfında hataya düşülmek suretiyle hüküm kurulması, sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, O yer Cumhuriyet savcısının sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
    Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi suretiyle, sanık hakkında fazla adli para cezası tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “150 gün”, “ 50 gün”, “41 gün” ve “820 TL” adli para cezası ibarelerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “5 gün”, “1 gün”, “1 gün” ve “20 TL“ adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi