3. Hukuk Dairesi 2015/11322 E. , 2016/4312 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 22.3.2016 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacı vekili ... geldi. Karşı taraftan davalı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; 2 ayrı hatta ilişkin telefon aboneliği bulunduğunu, bu telefonlara ait fatura bedellerinin ödenmemesi nedeniyle sözkonusu telefonların borcundan dolayı 19.10.2002 tarihinde iptal edildiğini, alacakla ilgili 8. İcra Müdürlüğünün 2006/17932 E.sayılı dosyası ile başlatılan takibe itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali davası açma süresi geçtiği için bu davanın açıldığı belirtilerek, 65.387,90 TL asıl alacak ve 27.770,64 TL gecikme bedeli olmak üzere toplam 92.158,54 TL alacağın, 19.10.2002 tarihinden itibaren faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında; yetki itirazı ve zamanaşımı def"inde bulunarak, borcun hangi döneme ilişkin olduğu ve müstenit faturaları bildirmediği, dava dilekçesinde borcun kaynağı ve dönemi, nev"isine ilişkin bilgi yer almadığı, gecikme bedeli adı altındaki talebin akti temeli olup olmadığının dava dilekçesinde anlaşılamadığı, faize faiz yürütülemeyeceği, davacının icra tarihinde talep ettiği bedelin (208.000 TL) yarısından daha az talepte bulunduğu bu davada iddianın samimi olmadığını, davalının hiçbir alacağı ve talep hakkı bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacı vekilinin 18.07.2014 tarihli dilekçesi ile dava konusu faturaların 2002 yılı dönemine ilişkin olup, suret faturalara ulaşılamadığını açıkça beyan ettiği, sonradan sunulan fatura başlıklı belgelerin düzenleme tarihinin mevcut olmadığı ve alacak dayanağı belge olarak değerlendirilemeyeceği, telefon hizmeti sözkonusu olsa bile dava konusu alacağın oranı ve ne miktarda olduğuna ilişkin belge ibraz yükümlüğünün davacıda olduğu, davacı vekilinin alacağın miktarı ve verilen hizmetin oranı, süresi, değeri ile ilgili delillerini ibraz edemediği, davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmektedir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.350 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, 1,50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 22.03.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.