Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/3084 Esas 2020/4715 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3084
Karar No: 2020/4715
Karar Tarihi: 21.09.2020

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/3084 Esas 2020/4715 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlamalarıyla yargılandığı davada, suçlamaların gerçek dışı olduğu ortaya çıkmış ve sanığın beraatine karar verilmiştir. Sanık, aralarındaki ticari ilişki nedeniyle katılana vermek üzere düzenlediği bono üzerinde adını yanlış yazmış ve dolandırıcılık suçlamasıyla itham edilmiştir. Ancak katılanın açıklamaları ve dosya incelemesi sonucunda sanığın adını doğru yazdığı senetlerin de olduğu ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla, sanığın kasıtlı bir şekilde suç işlemediği anlaşılmıştır. Kararda, hukuki durumun tam olarak belirlenemediği ve eksik araştırma yapıldığı için davada bir hüküm verilememiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi: Yargılama sürecinde yapılan hatalı işlemler ve kararlar sonucunda hükmün bozulması.
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: Temyize konu olan mahkeme kararlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi.
11. Ceza Dairesi         2018/3084 E.  ,  2020/4715 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Sanığın gerçekte ... olan adını, düzenlediği bonoda ... olarak doldurarak aralarındaki ticari ilişki nedeniyle katılana vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda; katılanın, sanığın adını senede yanlış yazmış olması sebebiyle hakkında yaptıkları icra takibinin akamete uğradığını, sanığın hakkında yapılan takibi sonuçsuz bırakmak için böyle bir yola başvurduğunu beyan ederek sanığın daha önceki ticari ilişkilerinde vermiş olduğu adını doğru yazdığı senet fotokopilerini dosyaya sunduğunun anlaşılması; suça konu senette sanığın hem adını hem soyadını gerçeğe aykırı olarak yazdığının görülmesi karşısında; sanığın kastının belirlenmesi bakımından, suça konu senet hakkında yapılan icra takibine ilişkin dosyanın aslı veya onaylı suretinin dosya arasında alınarak incelenmesi, sanığın savunmasında iddia ettiği gibi katılanın çalıştığı şirketle ve katılanla aralarındaki ticari ilişkiye dayalı olarak daha önce verilen senetlerin olup olmadığı, varsa bu senetlerde ad ve soyadının ne şekilde yazılı olduğu, senetlerin ödenip ödenmediğinin araştırılması; dolandırıcılık suçu yönünden ise önceden doğan borç ilişkisine dayalı olarak ödeme amacıyla verilmesi halinde borç ilişkisi senet düzenlenmekle doğmayacağından, sanık ve katılandan suça konu senedin hangi aşamada verildiği açıklattırıldıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile beraatine hükmedilmesi,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.