MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli tehdit (Yağma suçundan dönüşen)
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ...’nın, 10.11.2016 günü tefhim olunan karara, 16.11.2016, 18.07.2018, 11.12.2018 ve 03.01.2019 günlü verdiği dilekçelerle, yasal süresinden sonra temyiz ettiği anlaşılmakla, bir haftalık yasal süresinden sonra yapmış olduğu vaki temyiz isteminin, CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİ ile;
I-Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...’ya yönelik nitelikli tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanıklar hakkında uygulanan TCK"nin 150/1. maddesi delaletiyle 106/2-c-d maddesindeki tehdit suçu için öngörülen cezanın türü ve süresine göre, aynı kanun"un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık kesintili zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan Temmuz 2006’dan inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanları ile sanık ...’nın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II-Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...’e yönelik nitelikli tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde ise;

Sanıkların, mağdur ...’e borca kefil olması için tehdit etmek suretiyle senet imzalattıkları olayda; adı geçen yakınanın iş ortağı olan ...’nin şahsi borcundan hukuken herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı gözetilerek, bu mağdura yönelik eylemin yağma suçunu oluşturduğu düşünülmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış hakkının korunmasına, 23.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.