
Esas No: 2021/10283
Karar No: 2022/3685
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10283 Esas 2022/3685 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye ceza mahkemesinde görülen bir davada sanık, 5607 sayılı kanuna muhalefet suçundan hüküm giymiştir. Karar temyiz edilmiştir ve yapılan inceleme sonucunda, nakil aracının iadesine ilişkin kararın yazılı şekilde düzenlenmesi gerektiği, sanığın suç tarihinde yürürlükte olan kanun kapsamında kaldığı ancak sonrasında yapılan düzenlemelerle farklı bir kanun maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak kararda bazı hatalar olduğu tespit edilmiş ve hüküm bozulmuştur. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise 6455, 6545, 5607, 5237 ve 7242 sayılı yasalardır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, aracın müsaderesine yer olmadığına, iade
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1)Katılan kurum vekilinin nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Nakil aracının zulalı kısmının masrafları sanıktan alınmak suretiyle sökülerek iadesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı olup, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi uyarınca hükmün araç iadesine ilişkin fıkrasında “sahibine İADESİNE” ifadesinden önce gelmek üzere “zulalı kısmının masrafları sanıktan alınmak suretiyle sökülerek” ifadesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2)Sanık ve katılan kurum vekilinin mahkumiyet kararına yönelik temyiz istemlerinin yapılan incelemesinde ise;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre;
1-Dava konusu kaçak eşyanın benzin olduğunun belirlendiği halde dosyada bulunan KEMT varakasında eşyanın motorin olarak tespiti ile düzenlendiği ve burada belirtilen vergiler toplamının sanığa zarar olarak bildirilerek ödemediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK'nun 53/l. fıkrasında düzenlenen hak yoksunluğuna hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Dava konusu kaçak eşyanın TCK'nun 54/4. maddesi yerine TCK'nun 54/1. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan kurum vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.