Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/23099 Esas 2014/14986 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/23099
Karar No: 2014/14986
Karar Tarihi: 17.06.2014

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/23099 Esas 2014/14986 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Gaziantep 12. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, taksirle öldürme suçundan mahkum edilmiştir. Olayda, sanık yolcu otobüsüyle seyir halindeyken, karşıya geçmekte olan yaya ile çarpışmıştır. Bilirkişi raporuna göre, sanık tali derecede kusurlu bulunmuştur ve yaya da asli kusurlu olarak değerlendirilmiştir. Mahkeme, yapılan yargılamalara uygun olarak sanığın müdafii tarafından yapılan itirazları reddetmiş, ancak sanığın kişilik ve sosyo-ekonomik durum göz önüne alınarak, hükmolunan cezanın adli para cezasına çevrilmesi veya ertelenmesi gerektiğine karar vermemiştir. Ayrıca, sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin hükümde de, sanığın evli ve bir çocuk sahibi olup, geçimini şoförlükten sağladığı hususu dikkate alınmamıştır. Bu sebeplerle, Sanık müdafii tarafından yapılan temyiz itirazları yerinde görülmüş, kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK 50. ve 51. maddeleri: Taksirli suçlardan dolayı hükmolunan uzun süreli hapis cezasının, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre, ad
12. Ceza Dairesi         2013/23099 E.  ,  2014/14986 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname no : 12 - 2013/210411
    Mahkemesi : Gaziantep 12. Asliye Ceza Mahkemesi
    Tarihi : 18/04/2013
    Numarası : 2013/51- 2013/244
    Suç : Taksirle öldürme

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay günü, gündüz saatlerinde, meskun mahalde, orta refüjle bölünmüş tek yönlü yolda sanığın yönetimindeki yolcu otobüsü ile seyir halinde olay yerinde istikametine göre sağ taraftan yola girerek karşıya geçmekte olan yayaya geçişini tamamlamak üzere iken çarpması sonucu yayanın öldüğü olay nedeni ile mahkeme tarafından yapılan keşfe istinaden düzenlenen 04.03.2013 havale tarihli bilirkişi raporunda; sanığın hızını, aracının yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığından, dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullandığından tali derecede kusurlu olduğu, yayanın ise güvenli şekilde duramayacak kadar yaklaşan araçlara ilk geçiş hakkını vermediğinden asli kusurlu olduğunun belirtildiği, bu oluşa göre mahkemenin kusura ilişkin kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığından, tebliğnamedeki eksik incelemeye ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, eksik incelemeye ve kusura ilişkin temyiz itirazlarının reddine;ancak;
    a)TCK"nın 50 ve 51 maddelerinde, taksirli suçlardan dolayı hükmolunan uzun süreli hapis cezasının, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre, adli para cezasına çevrilebileceği veya ertelenebileceği belirtildiği halde, meydana gelen olayda tali kusurlu olan, 14.02.2013 tarihli celsede olay nedeniyle pişman olduğunu açıkca beyan eden ve adli sicil kaydına göre mahkumiyeti bulunmayan, duruşmalarda herhangi bir olumsuz tavrı gözlenmeyen sanık hakkında, kişilik ve sosyo ekonomik durumu dikkate alınarak, tayin edilen cezanın paraya çevrilmesi veya ertelenmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    b) Sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilirken, TCK"nın 53/6. maddesinde öngörülen sürenin alt ve üst sınırı, kusur durumu, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığının dikkate alınması esas olup, dosya kapsamına göre, sanığın asli kusurlu olduğu tespit edilmiş ise de, sanığın evli ve bir çocuk sahibi olup, geçimini şoförlükten sağladığı nazara alınmak suretiyle, adalet, hakkaniyet ve nasafet kurallarına uygun bir süreyle tedbire hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, sürücü belgesini geri alma süresinin iki yıl olarak tespit edilmesi suretiyle, asgari hadden fazlaca uzaklaşılması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA,17.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.