
Esas No: 2021/10363
Karar No: 2022/3952
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10363 Esas 2022/3952 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, 5607 sayılı Yasaya aykırılık suçuyla ilgili olup, sanığa hükümlülük ve müsadere cezası verilmiştir. Ancak suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre, sanık lehine olan yasal düzenlemeler dikkate alınmamıştır. Bu nedenle, yerel mahkemenin cezaya ilişkin tayin ve takdir yetkisi kullanmamış olması ve yanlış bir uygulama yapmış olması gerekçeleriyle karar bozulmuştur. Kararda, 5607 sayılı Yasaya eklenen 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri ve 7242 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası dikkate alınarak, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiriyle ilgili görevin yerel mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken yanlış bir yasa maddesi kullanılmıştır ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kararın sonunda ise bozma kararı verilmiştir. Detaylı kanun maddeleri ise şu şekildedir: 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasaya eklenen 3/18. madde, 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasaya eklenen 3/18-son cümle, 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya ek
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 . maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2- Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK.nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK.nun 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMUK.nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bir karar verilmesinin gerekmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.