
Esas No: 2021/10459
Karar No: 2022/3776
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10459 Esas 2022/3776 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiştir. Sanığın suçu, 5607 sayılı yasaya muhalefet olarak nitelendirilmiştir. Mahkeme, sanığın eyleminin hangi yasal düzenlemeye göre değerlendirilmesi gerektiği konusunda kararsız kalmış ve bu durumun yerel mahkemeye ait olduğuna karar vermiştir. Mahkeme ayrıca, sanığın cezalandırılması sırasında 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrasını dikkate alması gerektiğini belirtmiştir. Kararda ayrıca, sanığın katılma hakkının tespiti için daha kapsamlı bir araştırma yapılması gerektiği vurgulanmıştır.
Detaylı açıklama:
- Sanığın eylemi, 5607 sayılı yasaya muhalefet olarak nitelendirilmiştir.
- Mahkeme, sanığın eyleminin hangi yasal düzenlemeye göre değerlendirilmesi gerektiği konusunda kararsız kaldı ve bu durumun yerel mahkemeye ait olduğuna karar verdi.
- Mahkeme, sanığın cezalandırılması sırasında 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrasını dikkate alması gerektiğini belirtti.
- Kararda, suç t
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa'nın 3/11 maddesi ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa'nın 3/11. maddesi yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1-Sanığa verilen gün adli para cezasının paraya çevrilmesi sırasında adli para cezasının bir gün karşılığı belirlenirken 5237 sayılı TCK'nın 52/2. maddesinin yazılmaması suretiyle CMK'nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2-Suçtan doğrudan zarar gören ve katılma hakkı bulunan Gümrük İdaresi lehine karar tarihi itibariyle verilen vekalet ücretinin sanıklardan eşit oranda alınarak Gümrük İdaresine verileceğinin gözetilmemesi,
3-Sanık ... ve malen sorumlu olarak dinlenen ...'ın beyanlarında ... plaka sayılı nakil aracının ...'a ait olduğunu söylemelerine karşılık ...'un dinlenmediği anlaşılmakla, malen sorumlu olarak mahkemece dinlenilmesinin ardından davaya katılma hakkı tanınarak iyiniyetli 3. kişi durumunda olup olmadığının tespit edilerek nakil aracının müsadere edilip edilmeyeceğine karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye ve araştırmaya dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.