Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11273
Karar No: 2015/14429
Karar Tarihi: 17.12.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/11273 Esas 2015/14429 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/11273 E.  ,  2015/14429 K.
"İçtihat Metni"



MAHKEMESİ : .. Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı .. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkillerin desteği .."a davalı ..."ın kullandığı araç ile çarpması sonucu hayatını kaybettiğini belirterek davacı eş .. için 5.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi, çocuk..için 2.5000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi, davacı çocuk .. için 10.000,00 TL manevi, davacı çocuk .. için 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacılar vekili, 17.06.2009 tarihli dilekçesi ile, eş.. için eksik istenen 29.677,12 TL nin kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile ıslah ettiğini bildirmiştir. Bozma sonrası 20.06.14 tarihli dilekçesi ile, eksik istenen 44.936,19 TL nin kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile ıslah ettiğini bildirmiştir. Bu dilekçesi mahkemece davacı vekiline açıklattırılmış; eş .. için 34.309,19 TL, ..için 4.224,30 TL istediğini belirtmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı .. ve ..."ın maddi tazminat taleplerinin reddine, .. için 7.500,00 TL, .. için 6.000,00 TL, .. için 4.000,00 TL, .. için 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı .."tan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 18.04.2013 gün ve 2012/8743-2013/5782 sayılı ilamı ile, “manevi tazminatın az olduğundan ve davacılara bağlanan peşin sermayeli gelirin rucuya tabi olmadığı göz önünde bulundurulmadan tespit edilen tazminattan indirim yapılmış olması doğru olmadığından” bahisle bozulmuş; mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, davalı sigorta şirketine yönelik davanın feragat nedeni ile reddine, 29.432,95 TL tazminatın olay tarihi olan 10/11/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacılar .. ve...."a verilmesine, ... , ..., ... için 10.000,00 "er TL ... için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın 10/11/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı .. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı .. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir
2-Davacı vekili, 17.06.2009 tarihli dilekçesi ile, davacılardan desteğin eşi... için eksik istenen 29.677,12 TL nin kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile ıslah ettiğini bildirmiştir. Bozma sonrası 20.06.14 tarihli dilekçesi ile, eksik istenen 44.936,19 TL nin kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile ıslah ettiğini bildirmiştir. Bu dilekçesi mahkemece davacı vekiline açıklattırılmış; eş.. için 34.309,19 TL, ..için 4.224,30 TL istediğini belirtmiştir. HMK 176/2 maddesi uyarınca; aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir. Bu durumda, davacı Nazlı için iki tane ayrı ıslah dilekçesi verilmesi ve mahkemece buna göre hüküm kurulması hatalı olmuştur. Davacılardan .. için bozma öncesi yapılmış bir ıslah bulunmamaktadır. HMK 177. maddesi 1. fıkrasında; ıslahın, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği belirtilmiştir. Davacı .. için bozma sonrası verilen ıslah dilekçesi zikredilen kanun maddesi uyarınca kabul edilemez niteliktedir. O halde mahkemece bu ıslah dilekçesi uyarınca karar verilmesi isabetli değildir. Tüm bu nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Sıddık vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,..17.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi