10. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/606 Karar No: 2021/11277 Karar Tarihi: 29.09.2021
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/606 Esas 2021/11277 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, ödeme emri iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı İbrahim ..., davayı kendi adına asaleten ve şirket adına temsilen açmıştır. İlk karar Daire tarafından bozulmuş, kesin süre verilmiş ancak davacılar ve davalı ihya yapmamıştır. Mahkeme, davacı şirket yönünden davanın usulden reddine karar vermiştir. Ancak davacı İbrahim ... yönünden karar verilmemiştir. Bu nedenle hüküm, usul ve yasaya aykırıdır ve bozulmalıdır. Kanun maddeleri: Türk Borçlar Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu.
10. Hukuk Dairesi 2020/606 E. , 2021/11277 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi No : 2018/28-2018/277
Dava, ödeme emri iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın usuldan reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosya kapsamı incelendiğinde, dava konusu ödeme emirlerinin şirket ve davacı adına ayrı ayrı tebliğler ile gönderildiği, davacı İbrahim ...’in kendi adına asaleten Gök-San Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti adına da temsilen işbu davayı açtığı, mahkemece verilen ilk kararın Dairemizce, davacı şirket yönünden ihya yapılması için bozulmasına karar verildiği, bozma ilamı sonrası mahkemece kesin süre verilmesine karşılık gerek davacılar vekili ve gerekse de davalı vekili tarafından ihyanın yapılmaması nedeniyle taraf teşkili sağlanamadığından bahisle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmış ise de; söz konusu hüküm eksik incelemeye dayalıdır. Davacı İbrahim ...’in işbu davayı kendi adına asaleten ve şirket adına temsilen açtığı belirgin olup, davacı şirket yönünden kesin süreye rağmen ihya yapılmaması karşısında şirket yönünden anılan şekilde karar verilmiş ise de, davacı İbrahim ... yönünden davaya devam edilmesi ve yapılacak yargılamaya göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Kabule göre de, davacı...in gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi isabetsiz bulunmuştur. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde tarafa iadesine, 29/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.