17. Hukuk Dairesi 2015/14332 E. , 2015/14387 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :........Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı........ vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkillerin murisi ve desteği ......."ın, davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu araçların karıştığı trafik kazası sonucu hayatını kaybettiğini belirterek davacı anne ve baba için 100,00"er TL maddi ve 25.000,00"er TL manevi, kardeşler ......, ........, ........ ve ..... için 10.000,00"er TL manevi, 100,00"er maddi, büyükanne ve büyükbaba için 100,00"er TL maddi ve 25.000,00"er TL manevi tazminat talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 38.875,18 TL olarak artırdığını belirtmiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre davalı .... Belediyesi aleyhine açılan davanın yargı yolu nedeni ile reddine, davalı .... aleyhine açılan manevi tazminat davasının reddine, davacı ... için 25.811,26 TL, ... için 19.969,38 TL maddi tazminatın davalı .... ve ..."ten tahsiline, desteğin anne-babası için 20.000,00"er TL, kardeşleri ...... ve .....için 5.000,00"er TL, desteğin diğer kardeşleri için 10.000,00"er TL manevi tazminatın davalı ..."ten tahsiline. karar verilmiş; hüküm, davalı .... vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı .... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 106. maddesinde “Genel ve katma bütçeli kuruluşlara, il özel idareleri ve belediyelere ve kamu iktisadi teşebbüslerine ve kamu kuruluşlarına ait motorlu araçların sebep oldukları zararlardan dolayı bu kanunun işletenin hukuki sorumluluğuna ilişkin hükümleri uygulanır” denilmektedir. Anılan Yasanın sekizinci kısmının “İşletenin Hukuki Sorumluluğu” başlıklı birinci bölümünde yer alan 85-90. maddelerinde, motorlu araçların trafik kurallarına ve gereklerine aykırı davranışları sonunda meydana gelen zararlar nedeniyle gerçek ve özel kişilerle, kamu tüzel kişilerinin ayrım yapılmadan aynı sorumluluk kurallarına bağlı olmaları ön görülmüştür. Bu düzenleme itibariyle yasa, kamu idare ve kurumlarına ait ve bu arada kamu hizmetine tahsis edilen motorlu araçların verdikleri zararlardan dolayı, trafik olaylarından doğan zararların özelliği göz önünde tutularak, kamu idare ve kurumlarının özel kişilerle eşit şartlarda aynı esaslara göre sorumlu tutulması gereğini ifade etmiştir. Aynı şekilde anılan yasanın görev ve yetkiye ilişkin 11/01/2011 tarihinde değişikliğe uğrayan 110. maddesinde "işleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dahil, bu kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür." şeklinde ifade edilmiştir. Yasanın anılan bu hükümleri karşısında, kamu araçlarının verdikleri zararlardan dolayı idare, kamu hukuku kurallarına göre değil, “işleten” sıfatıyla özel hukuk kurallarına göre sorumlu tutulabilecektir. Bu durumda, belediyeye ait otobüsün verdiği zararın tazmini isteği ile açılan davanın, bu kuralları uygulamakla görevli adli yargı yerinde görülmesi gerekmektedir. Yerel mahkemece, açıklanan yasal düzenlemeler gözetilmeksizin yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.