Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/10294 Esas 2010/23116 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Takip dayanağı bonunun, taraflarca kabul edilen 12.05.2009 tarihli "sözleşmedir" başlıklı protokolde yazılı daire satışı sözleşmesinin teminatı olarak verildiği, takip dayanağı bononun, protokolde sözü edilen bono olduğu alacaklı vekilinin yargılama sırasındaki açık beyanı ile sabittir. Bu durumda bonoda TTK.nun 688/2.maddesinde yazılı  kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödemek vaadi unsurunun bulunmadığı, alacağın tahsil edilip edilmeyeceği hususunun yargılamayı gerektirdiği görülmektedir. İcra  mahkemesi hakiminin gerekçesinde de bu olgu kabul edilmesine rağmen itirazın kabulü ile takibin iptaline karar  verilmesi yerine davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.