Esas No: 2021/5969
Karar No: 2022/361
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/5969 Esas 2022/361 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, 102 ada 47 parselin bir kısmının kendisine ait olduğunu ve zilyedinin kendisi olmasına rağmen tapuda tamamının davalıların kullanımında olduğunun şerh edildiğini iddia ederek, taşınmazın ifrazı ve kendisi lehine tesciline karar verilmesi için dava açmıştır. Mahkeme, davalı Hazine yönünden davanın husumet yokluğundan, diğer davalılar yönünden ise hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise davacının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Yapılan inceleme sonunda, temyiz itirazları yerinde görülmediği için Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması kararlaştırılmıştır. Davada uygulanan kanun maddeleri: 3402 sayılı Kadastro Kanunu, 5831 sayılı Kanun, 6831 sayılı Kanun’un 2/B maddesi, 6292 sayılı Kanun.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosuna İtiraz
Taraflar arasında ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, davacı vekilince Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... İli ... İlçesinde 3402 sayılı Kanun'a 5831 sayılı Kanun ile eklenen Ek 4. madde kapsamında 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi gereğince 1997 yılında yapılan kullanım kadastrosu sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 1146 parsel sayılı 12.885,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine, 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Maliye Hazinesi adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmazın "... kullanımında" olduğu şerhi yazılarak, tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra, zilyedin muvafakati ile taşınmaz, 28.02.2014 tarihinde Hazine tarafından 6292 sayılı Kanun uyarınca, 1/3'er paylı olarak ..., ... ve ...'na satılmış, bilahare 27.06.2014 tarihinde 3402 sayılı Kadastro Kanun'un 22/2-a maddesi kapsamında yapılan kadastro çalışmasında taşınmaz 102 ada 47 parsel numarasıyla 11.789,31 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiş ve 102 ada 49 parsel maliki davacı ... tarafından taşınmazların sınırları ve yüzölçümlerine itiraz edilmesi üzerine Kadastro Komisyonunca dava konusu 102 ada 47 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümü 13.018,96 metrekare olarak belirlenmiştir.
Davacı ..., 102 ada 47 parsel sayılı taşınmazın 1 dönüme yakın kısmını davalıların dedesinden yaklaşık 30 yıl kadar önce satın aldığını ve bu kısmın zilyedinin kendisi olmasına rağmen taşınmazın tamamının davalıların murisi ...'in kullanımında olduğunun tapuya şerh edildiğini ileri sürerek, 107 ada 47 parselin, 107 ada 48 parsele bitişik kısmında yaklaşık 1 dönümünün ifrazı ile bu kısmın kullanıcısının kendisi olduğunun tespit ve tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı Hazine yönünden davanın husumet yokluğundan, diğer davalılar yönünden ise hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ve iş bu karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 35.90 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 44.80 TL'nin temyiz edenden alınmasına, 19.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.