Esas No: 2021/5967
Karar No: 2022/352
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/5967 Esas 2022/352 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı Hazine, tapuda kayıtlı taşınmazlarının sınırlarının yanlış belirlendiği iddiasıyla dava açmıştır. Mahkeme davanın reddine karar vermiş ve 181 ada 8,9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların kayıt ve tescilini yapmıştır. Davacı vekili tarafından istinaf edilen kararda, 181 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden esastan reddedilmiş, 181 ada 10 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise kabul edilerek hüküm resen kaldırılmıştır. Temyiz edilen kararda ise davacı vekilinin eksik temyiz giderlerini tamamlamaması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmemiş sayılması kararı verilmiştir. Kanunlar olarak, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu ile taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen eksikliğin giderilmesi istemine ilişkin olduğu; kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderlerin ödeneceği kanunlar arasında yer alan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 344. maddesi ile bildirildiği ve verilen kesin
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi
Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince, 181 ada 10 parsel sayılı taşınmaz yönünden istinaf isteminin kabulüne, 181 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Uygulama kadastrosu sırasında ... İli ... İlçesi .../... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve tapuda davacı Hazine adına kayıtlı bulunan eski 549 parsel sayılı 15.750,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 181 ada 9 parsel numarası ile 15.502,57 metrekare yüzölçümlü olarak; tapuda davalılardan İl Özel İdaresi adına kayıtlı bulunan eski 548 parsel sayılı 12.000,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 181 ada 8 parsel numarası ile 12.156,27 metrekare yüzölçümlü olarak; tapuda ... lehine kamulaştırması şerhi bulunan, davalı olması sebebi ile malik hanesi boş olan eski 122 parsel sayılı 22.250,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise 181 ada 10 parsel numarası ile 217.196,28 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.
Davacı Hazine vekili, uygulama kadastrosu sırasında Hazineye ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın 181 ada 8 ve 10 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddi ile çekişmeli 181 ada 8, 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların uygulama tutanakları gibi kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Anılan hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun 181 ada 8 parsel yönünden esastan reddine, 181 ada 10 parsel yönünden ise istinaf başvurusunun kabulü ile bu parsele yönelik kurulan hükmün resen kaldırılmasına karar verilmiş ve ... bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu ile taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen eksikliğin giderilmesi istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 366. maddesi yollaması gereği uygulanması gereken aynı Kanunun 344. maddesinde, kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderlerin ödeneceği, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususunun başvurana yazılı olarak bildirileceği, verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde mahkemece başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; Bölge Adliye Mahkemesi kararını davacı vekili süresi içinde temyiz etmiş ise de temyiz posta ve tebligat giderinin yatırılmaması sebebiyle bu eksikliğin giderilmesi için davacı vekiline HMK'nin 344.maddesi kapsamında muhtıra çıkartılarak bir haftalık kesin süre içerisinde 250,00 TL gider eksikliğinin giderilmemesi halinde temyiz isteminden vazgeçmiş sayılacağının ihtar edildiği, söz konusu muhtıranın davacı vekiline 23.01.2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından bir haftalık kesin süreden sonra 06.02.2018 tarihinde posta giderinin yatırıldığı anlaşılmaktadır.
Şu halde davacı vekili tarafından usulüne uygun ihtara rağmen kesin süre içerisinde temyiz giderleri tamamlanmadığından, HMK'nin 366.maddesi göndermesi ile aynı Kanunun 344. maddesi ile 01.06.1990 tarihli ve 1989/3 Esas, 1990/4 Karar sayılı ... İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilmemiş sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilince eksik temyiz giderinin yatırılması için tarafına tebliğ edilen muhtıraya rağmen süresi içerisinde temyiz için gerekli giderler yatırılmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının TEMYİZ EDİLMEMİŞ SAYILMASINA 19.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.