3. Hukuk Dairesi 2015/3581 E. , 2016/4099 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı kurumun 5732 numaralı sanayi elektrik abonesi olduğunu, davalı tarafından haksız olarak taksitlendirilmiş tahakkuk, otomatik dönem tahakkuku ve endeks esaslı olmayan ek borç tahakkuk bedelleri tahakkuk ettirildiğini ileri sürerek; anılan tahakkuk türleri nedeniyle müvekkilinin davalı kuruma toplam 27.969,95 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile; davacının davalıya 15.601,56 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1. maddesinde, ticari faaliyet çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisinin konusunu oluşturduğu; 2.maddesinin 3.bendinde, elektrik dağıtımlarının mal teslimi olduğu; 10/g maddesinde ise, elektrik enerjisi dağıtım veya kullanımlarında, bunların bedellerinin tahakkuk ettirilmesinin vergiyi doğuran olay olduğu açıklanmıştır.
3093 sayıl...e, Türkiye Radyo - Televizyon Kurumuna devamlı ve yeterli gelir kaynağı sağlamak amacıyla hazırlanan bu Kanunun; radyo, televizyon, video ve birleşik cihazlardan alınacak ücretler, elektrik enerjisi hasılatından ayrılacak paylar ile çeşitli gelirlerin tahakkuk, tahsilat işlemlerini kapsayacağı; aynı karurun 2.maddesinde ise, elektrik enerjisi hasılatından bu Kanuna göre ayrılacak payların kurumun gelirleri arasında bulunduğu açıklanmıştır.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 34.maddesi hükmünde, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde elektrik ve havagazı tüketiminin, ,,,tabi olduğu, ayn kanunun 35.maddesinde ise, Elektrik ve Havagazı tüketenlerin, Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisini ödemekle mükellef oldukları, belirtilmiştir.
HMK’nun 281. maddesinde ise, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebililecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
Somut olaya gelince; mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; dava konusu tahakkuklara ilişkin olarak denetime elverişli şekilde bedel hesaplaması yapılmamış, sadece kurulu güç hesaplanmış, mahkemece güç miktarın bedeli davalı kurumdan sorulmuş, buna göre belirlenen miktara hükmedilmiş; KDV, BTV, TRT payı gibi vergiler hesaplamaya dahil edilmemiştir. Öte yandan bilirkişi, 14.01.2001-07.02.2009 tarihleri arası dönem için güç hesabı yapmış ise de, dava konusu tahakkuklar 2009/3.ila 2010/5.arasındaki dönemlere ilişkin olup, hesaplama bu açıdan da dosya kapsamına uygun düşmemiştir. Bilirkişi raporu bu nedenlerle yetersiz olup, denetime elverişli de değildir. Ayrıca, davacı tarafın davalı kurum tarafından sunulan elektrik enerjisinden yararlandığı gözetildiğinde, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre KDV matrahına dahil olan enerji dağıtım hizmet bedelinin KDV’sinden, TRT payından ve BTV gibi vergilerden sorumlu olacağı kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca, mahkemece; öncelikle dosyanın önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, davalının davacı taraftan isteyebileceği bedelin dava konusu tahakkuk dönem ve türleri dikkate alınarak Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşme hükümlerine göre, KDV, BTV, TRT payı gibi vergiler de dahil edilerek hesaplanması konusunda denetime elverişli bir rapor alınması, daha sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulması yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.