Esas No: 1999/416
Karar No: 2000/600
Karar Tarihi: 23.02.2000
Danıştay 7. Daire 1999/416 Esas 2000/600 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, bir şirketin Bandırma Gümrük Müdürlüğü'nde tescilli geçici kabul giriş beyannamesi ile ithal ettiği ayçiçeği tohumuna isabet eden gümrük vergi ve resimlerinin tahsil edilmemesi üzerine düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın reddedilmesini konu almaktadır. Mahkeme, ek süre taleplerine ilişkin kanun maddelerini detaylı bir şekilde inceleyerek idarenin işlem tesisinin yerinde olduğuna hükmetmiştir. Ayrıca, teşvik belgesi kapsamında ithal edilen eşyanın taahhütlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle verilen kararın da bozulmasına karar vermemiştir.
Kanun Maddeleri:
- 1615 sayılı Gümrük Kanunu'nun 118. maddesi (gümrük muafiyeti için gerekli olan beyanname verme yükümlülüğü)
- 1615 sayılı Gümrük Kanunu'nun 175. maddesi (geçici ithalat rejimi süresinin uzatılması için uygun şartlar)
- 1615 sayılı Gümrük Kanunu'nun 176. maddesi (geçici ithalat rejimi süresinin geçmesi durumunda ödenmesi gereken vergi, resim ve cezalar)
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/416
Karar No: 2000/600
Temyiz İsteminde Bulunan : ... Granit ve Mermer İşletmeleri Ltd. Şti.
Karşı Taraf : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına Bandırma Gümrük Müdürlüğü
İstemin Özeti : Bandırma Gümrük Müdürlüğünde tescilli geçici kabul giriş beyannamesi ile ithal edildikten sonra kanuni ve ek süre içinde küspe ve yağ olarak Yurt dışı edilmediği tespit edilen ayçiçeği tohumuna isabet eden gümrük vergi ve resimlerinin, teminat mektubu nakde çevrilmek suretiyle tahsilinden sonra 1615 sayılı Kanunun 176'ncı maddesinin 2'nci fıkrası gereğince tahakkuk ettirilen faizin ödenmemesi üzerine düzenlenip tebliğ edilen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı; 1615 sayılı Gümrük Kanununun 118'inci maddesinin 1'inci fıkrası, 175'inci maddesinin 1'inci fıkrası ve 176'ncı maddesinin 2'nci fıkrasından bahisle, olayda gümrük giriş beyannamesi ile geçici kabulü yapılan eşyanın ihraç süresinin 7.1.1995 tarihinde dolduğu; ek süre talebi Kanunun 175'inci maddesine uygun bulunarak 7.1.1995 tarihinde biten normal sürenin 6.7.1995 tarihine kadar uzatıldığı; ikinci ek süre talebinin Bandırma Ticaret Odasınca uygun görülmediğinin anlaşıldığı; birinci ek sürenin bitiminden sonra, 13.3.1996 tarihli dilekçe ile üçüncü kez ek süre isteminde bulunulması üzerine olumlu veya olumsuz bir cevap alınamadığından, davalı idarece herhangi bir işlem yapılamayacağı yönündeki davacı Şirket iddiasında isabet görülmediği; Gümrük Kanununun 175'inci maddesine göre mücbir sebebin mevcut olması durumunda ek süre istenebileceği; mücbir sebebin süresinin de kanunda bir yıl olarak belirlendiği; Kanunun belirlediği bir yıllık süreden 15 ay fazla bir zaman ek süre kullanılmasının iktisadi olayların tabii akışına aykırı düştüğü, istisnai hallerde ek süre verilmiş olması, ek süre talebinin her zaman karşılanacağı anlamına gelmediğinden, idarenin, davacı Şirket hakkında tesis ettiği işlemin yerinde olduğu; söz konusu dilekçelerin dışında, ek süreye yapılan itirazların da, Gümrük Kanununun 78'inci maddesinde sayılan itiraz sebepleri arasında bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarece reddedildiğinden, yasal faizin süresinde ödenmemesi nedeniyle düzenlenen ödeme emrinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle reddeden ... Vergi Mahkemesinin ... gün ve E:...; K:... sayılı kararının; ek süre talebi incelenmeden işlem tesis edildiği, mücbir sebebin nazara alınmadığı; teşvik belgesi kapsamında ithali yapılan eşyaya ilişkin taahhütlerin, firma sahibinin ölümü nedeniyle yerine getirilmediği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi ...ın Düşüncesi :Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı ...'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle, gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine; kararın onanmasına; hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 6 oranında ve … … liradan az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, mahkemece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23.2.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.