10. Hukuk Dairesi 2015/1228 E. , 2015/5947 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :. İş Mahkemesi
Dava, zorunlu sigortalılığın iptaline yönelik Kurum işleminin iptali ile hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ...... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava dışı ....."a ait muhasebe bürosu işyerinden 11.11.2006-2008/5 döneminde bildirilen hizmetlerin, Kurumca iptali işleminin iptali istemli davada; Mahkemece, tanık beyanları, dosya içeriği ve davacının ceza davasında beraat ettiği gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
1-Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesi olup, bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
2-Dava konusu işlemin dayanağı 22.5.2009 tarihli Kurum İnceleme Raporunda, davacının imzalı beyanında “ ...kayınpederi ...."a ait işyerinde çalıştığı....işyerine genellikle gittiğini, ancak her gün gitmediğini, gittiğinde ekseriyetle bilgisayarla oynadığını, çalışma karşılığı ücret almadığını, genellikle yardıma gittiğini, lise mezunu olması sebebiyle muhasebeden anlamadığını..." çalışan..... imzalı beyanında, " ....2006/Aralık- 2007/Ocak döneminde 15-20 gün kadar çalıştığını, iş yerinde kendisi ile beraber işverenin kızı ......"ın çalıştığını, başka çalışan bulunmadığı, davacıyı tanımadığını.... ..."ın kesinlikle çalışmadığını..." beyan ettiği anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Kanunun, Kurumun denetleme ve kontrol yetkisi başlığını taşıyan 59. maddesinde, "Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin işlemlerin denetimi, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları eliyle yürütülür.... Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir." düzenlemesine yer verilmiştir.
Eldeki somut olayda; dinlenen bordro tanığı ...."ın "davacının genelde dışarı işini yaptığı" yönündeki beyanı ile davacının Kurum memuruna verdiği imzalı beyanın çeliştiği, işyerinin muhasebe bürosu olduğu dikkate alındığında, Mahkemece, çelişkiler giderilmeden, yalnızca tanık beyanlarına dayanılarak, eksik inceleme sonucu davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, öncelikle ihtilaf konusu dönemde iş takibi yapılması için davacı adına noterden vekalet çıkarılıp çıkarılmadığı, davalı işyerine ait işlerin takibi sırasında kurum ve kuruluşlarda davacının imzasını içeren belgeler olup olmadığı sorulmalı var ise celp edilmeli, sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan ihtilaf konusu dönemde muhasebe bürosundaki defterlerdeki davacıya ait olduğu belirtilen kısımlar var ise aidiyetinin tespiti için yazı ve imza incelemesi yapılmalı, çalışmanın gerçek bir çalışma olup olmadığı usulünce araştırılmalı, Kurumca düzenlenen tutanağın aksi ispat edilemez ise davanın reddine karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda, Mahkemece, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30.3.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.