Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 1999/2376
Karar No: 2000/706
Karar Tarihi: 24.02.2000

Danıştay 4. Daire 1999/2376 Esas 2000/706 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı kurum, 1995 yılı işlemlerinin vergi inceleme raporu sonucu incelenmesi sonucu ikmalen ve re'sen kurumlar vergisi, geçici vergi ve gelir (stopaj) vergisi salınmış, fon payı hesaplanmış ve ağır kusur cezası kesilmiştir. Konu mahkemede görüşülmüş ve davacının bazı iddiaları kabul edilerek karar verilmiştir. Ancak davacı kurumun Gelir Vergisi Kanunu'nun 38. maddesinin mahkeme tarafından dikkate alınmadığı yönündeki iddiası kabul edilmemiştir. Ayrıca, fon payı ve geçici vergi tarhiyatlarının kanuna uygun olduğu ve mahsup döneminin geçmesi nedeniyle aslı aranmayan geçici vergi için ceza kesilemeyeceği belirtilerek, davacı kurumun temyiz istemi reddedilmiştir. Kararda, fon payına ilişkin kanun maddeleri olan 3824 sayılı Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un \"Gelir ve Kurumlar Vergileri Üzerinden Alınan Fonların Birleştirilmesine İlişkin Hükümler\" başlıklı altıncı bölümünde yer alan 18. madde ve 20. madde açıklanmıştır. Fon payı gelir ve kurumlar vergisi üzerinden hesaplandığından, ikmalen ve re'sen yapılan tarhiyatlarda fonun

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 1999/2376
Karar No: 2000/706

Temyiz Eden Taraflar : 1- …
Vekili : …
2- Hitit Vergi Dairesi Başkanlığı/ANKARA
İstemin Özeti : Davacı kurumun 1995 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporu doğrultusunda ikmalen ve re'sen kurumlar vergisi, geçici vergi ve gelir (stopaj) vergisi salınmış, fon payı hesaplanıp, ağır kusur cezası kesilmiştir. ... Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı şirketin 1992 yılında aktifine kaydettiği otomobili 3.2.1995 günlü faturayla satmasına karşın otomobilin satışından dolayı gelir hesaplamayarak sonuç hesaplarına intikal ettirmemesi nedeniyle otomobilin satış değeri, birikmiş amortisman ve değer artış fonunun toplamından taşıtın aktif değerinin düşülerek hesaplanan matrah farkının, davacı kurumun Gelir Vergisi Kanunu'nun 38 nci maddesini aracın aktife kayıtlı bulunduğu dönemde uygulamaması nedeniyle dava açıldığı tarih itibarıyla maliyet artış fonu hesaplaması mümkün olmadığından hukuka uygun olduğu, davacı kurumun ortağının verdiği borç para için faiz hesaplamaması nedeniyle örtülü kazanç dağıtımı yapıldığından bahisle hesaplanan matrah farkında da diğer ortağa verilen borç para için faiz hesaplanırken davacı ortağa kullandırılan borç para için faiz hesaplanmasının düşünülemeyeceği davacı şirketin sözkonu paraların dağıtılmamış kar paylarından hisseye düşen miktar olduğu yolundaki iddiasının kanıtlanamadığı, ikmalen veya re'sen yapılan tarhiyatlarda fon payı hesaplanamayacağının Danıştay kararları gereği olduğu, öte yandan mahsup döneminin geçmesi nedeniyle aslı aranmayan geçici vergi için ceza kesilemeyeceği gerekçesiyle, kurumlar vergisi ve gelir (stopaj) vergisine ve bu vergiler için kesilen ağır kusur cezasına yönelik davanın reddine,fon payı ve geçici verginin kaldırılmasına karar vermiştir. Davacı, Gelir Vergisi Kanunu'nun 38 nci maddesinin mahkeme tarafından dikkate alınmadığını dağıtılmamış karın vergi matrahı hesaplanırken gözönünde bulundurulması gerektiğini, davacı İdare ise fon payı ve geçici vergi tarhiyatlarının kanuna uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedirler.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçelerinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin l.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle taraflar temyiz isteminin reddiyle Vergi Mahkemesi kararının onanması uygun olacağı düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi : Taraflar temyiz dilekçelerinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından taraflar temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık,davacı kurumun 1995 yılı işlemlerin incelenmesi sonucu düzenlenen rapora göre yapılan tarhiyata karşı açılan davanın kısmen reddi yolunda verilen kararın taraflarca bozulması istemine ilişkindir.
Davacının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar kararı kusurlandıracak nitelikte görülmemiştir.
3824 sayılı Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un "Gelir ve Kurumlar Vergileri Üzerinden Alınan Fonların Birleştirilmesine İlişkin Hükümler" başlıklı altıncı bölümünde yer alan 18 inci maddenin "a" bendinde kazanç ve iratlarını yıllık beyanname ile beyan eden gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin gelir ve kurumlar vergilerinin % 10'u oranında ayrıca fon payı ödeyecekleri, 20 nci maddesinde ise, mükellef ve sorumlularca hesaplanacak fon payının beyan, tarh, tahakkuk ve ödenmesi ile red ve iadesine ilişkin usul ve esaslar hakkında, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları ile Vergi Usul Kanunu ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş olup, fon payı gelir ve kurumlar vergisi üzerinden hesaplandığından ikmalen ve re'sen yapılan tarhiyatlarla ilgili olarak fonun bağlı olduğu vergi türüne uygulanan hükümlerin fon payı içinde uygulanması gerekmektedir.
Bu nedenle, davacı adına hesaplanan fon payı ile fon payı üzerinden kesilen cezayı, ikmalen ve re'sen yapılan tarhiyatlarda fon payı hesaplanmasına olanak bulunmadığını belirterek kaldıran mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün temyiz isteminin kısmen kabulüyle ... Vergi Mahkemesi'nin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının hesaplanan fon payı ve cezasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, oyçokluğuyla tarafların diğer temyiz iddialarının ise reddine 24.2.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.

A Z L I K O Y U
Temyiz dilekçesinde fon yönünden ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bu kısmının bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle fona ilişkin temyiz isteminin reddi gerekeceği görüşüyle kararın bu kısmına karşıyız.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi