10. Hukuk Dairesi 2015/65 E. , 2015/5924 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun bulunmasına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, ve özellikle hizmet tespiti davalarında Kurumun feri müdahilliğine ilişkin hükmün geçmişe yürütüleceği yönündeki düzenlemenin 6552 sayılı Yasada yer verilmemiş olması ve 11.09.2014 tarihinden önce açılan eldeki davada davalı Kurumun feri müdahil olarak benimsenmesi olanağının bulunmamasına göre, davalılar avukatlarının yerinde görülmeyen, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-TMK’nun 28. maddesine göre, “Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer.”
HMK’nun 50. maddesine göre ise, “Medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olan, davada taraf ehliyetine de sahiptir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bununla birlikte, yargılama giderleri, HMK’nun 323. maddesinde sayılarak, 326/I. maddesine göre kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilmesi gerekir.
Eldeki davada; yargılama devam ederken vefat eden......’ın belirlenen yasal mirasçılarına husumet yöneltilerek yargılamanın sürdürülmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki; yukarıda yapılan açıklamalar ışığında vefat eden ......ın taraf ehliyeti bulunmamasına rağmen karar başlığında davalı
olarak gösterilmesi;..... mirasçıları davalıların vekili Av..... adının gerekçeli karar başlığına yazılmamış olması; karar ve ilam harcının ......’dan tahsiline karar verilmesi, yine vekalet ücretinin ..... yararına hükmedilmesi; HMK’nun 297. maddesine aykırı, infazda tereddüt oluşturacak şekilde, davacı yararına takdir edilen vekalet ücretinin “davalıdan” tahsiline karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca, temyiz edenin sıfatına göre, düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının üçüncü ve dördüncü bentlerinde yazılı bulunan “davalı .....’dan” sözcüklerinin ayrı ayrı silinerek, yerine, “..... mirasçıları davalılardan” sözcüklerinin ayrı ayrı yazılmasına; altıncı bendinde yazılı bulunan “davalıdan” sözcüğünün silinerek yerine “davalı kurum ve ..... mirasçıları davalılardan” sözcüklerinin yazılmasına; sekizinci bendinin tamamen silinerek yerine, “..... mirasçıları davalılar kendilerini vekil vasıtasıyla temsil ettirdiğinden..... gereğince belirlenen 1.500,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalılara verilmesine,” cümlesinin yazılmasına; hükmün bu şekliyle, karar başlığının ise yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.