13. Hukuk Dairesi 2013/4653 E. , 2013/16023 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı şirket, davalının veresiye olarak kendilerinden malzeme aldığını, daha önce aldığı malzemelerden dolayı toplam 3.953,25 TL borçlandığını, bu borca karşılık ödeme yapmışsa da, bakiye 3.100,00 TL borcunun kaldığını, bakiye borç için davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, takibe dayanak faturadaki imzanın kendisine ait olmadığını, listede yazılı malzemelerin mesleği gereği dişçilikte kullanılacak malzemeler olmadığını, çiftliği için davacı şirketten alışveriş yaptığını, ancak faturada yazılı malzemeleri almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, icra takibine konu fatura nedeni ile davalının bakiye 3.100,00 TL borcunu ödememesi üzerine başlattığı icra takibine itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, savunmasında, faturadaki imzanın kendisine ait olmadığını, faturada yazılı malları teslim almadığını 2013/4653-16023
savunmuştur. Bu durumda davacı, takibe konu 20.10.2007 tarihli faturada yazılı malları davalıya teslim ettiğini ve bedelini almadığını yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Davacının, kendi defterlerine dayanmış olmasıve bu defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olmasının sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. Toplanan delillerden ve dosya kapsamından davacının davasını ispat edemediği ve yemin teklif etme hakkını kullanmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekriken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.