19. Hukuk Dairesi 2016/6418 E. , 2017/442 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı asil, 2005 yılında imzalayarak davalıya verdiği 35.000 TL.lik senedin icra takibine konulduğunu, bu senedi davalıya, yeğeni olan dava dışı ...’a verdiği borca karşılık teminat olarak verdiğini, davalının vermiş olduğu borcu faizi ile birlikte tahsil ettiği halde senedi geri vermeyerek icra takibi başlattığını belirterek, borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı asil, açılan davayı kabul etmediğini, davacı ve yeğeni ...’a kefil olduğunu, icra yolu ile kendisine ait taşınmazların satıldığını ve borca karşılık almış olduğu senedi icra takibine koyduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacının takip konusu senet nedeniyle bir kısım ödemeler yaptığı, bakiye borcun 3.476,58 TL olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile davacının takip dosyasında davalıya 30.10.2013 tarihi itibariyle faizi ile birlikte 3.476,58 TL borçlu, bakiye miktardan ise borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 12/05/2015 gün ve 2015/1651 E, 2015/7020 K. sayılı ilamı ile ""Dava, İİK"nun 72. maddesi hükmü gereğince açılan menfi tespit davasıdır. Bu durumda mahkemece kurulacak hükmün olumsuz, bir başka deyişle borçlu olunmayan kısmın tespiti şeklinde olması gerekirken olumlu tespit şeklinde hüküm oluşturulup, kabul edilen miktarın açık bir şekilde belirtilmeyerek infazda tereddüt yaratacak biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. "" gerekçesi ile hükmün bozulması sonucunda, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, senede karşı senetle ispat kuralı gereği,davacının takibe konulan senedin bedelsiz olduğunu yazılı delille ispatlaması gerektiği, bozma ilamına uyulmuş ise de sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmemiş olması da dikkate alınarak davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.