Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/17987 Esas 2016/3921 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17987
Karar No: 2016/3921
Karar Tarihi: 15.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/17987 Esas 2016/3921 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, terör eylemleri ve terörle mücadele kapsamında zarar gören kişilere ödenen bedellerin rücuen tahsili için açılmıştır. Davalılar arasında 18 yaşından küçük olanlar da bulunmaktadır ve bu durumda haksız fiil faili olarak küçüklerin anne ve babalarına dava açılmıştır. Ancak, Türk Medeni Kanunu'nun 369. maddesi gereğince davalıların anne babalarına yönelik bir dava bulunmadığı ve bir davalının 18 yaşından büyük olduğu dikkate alındığında, mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yanıltıcı bir şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. Kanun maddeleri: 5233 sayılı Kanun, Türk Medeni Kanunu'nun 369. maddesi, 4787 sayılı Yasayla Değişik 6217 sayılı Kanun'un 4. maddesi.
3. Hukuk Dairesi         2015/17987 E.  ,  2016/3921 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
ASIL VE BİRLEŞEN DOSYADA
ASIL VE BİRLEŞEN DOSYADA
DAVALILAR : 1- ... VD. 2- ... VD. VEK.AV....
3- ... 4- ... VD. VEK.AV...., 5- ...
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın davalı ... yönünden tefrikine diğer davalılar yönünden görevsizlik nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; terör eylemleri ve terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören dava dışı M.. H...El...ve A..Y... isimli şahıslara, 5233 sayılı Kanun ve bu kanunun uygulanmasına dair yönetmelik uyarınca ödenen toplam 11.525 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
Birleşen Mersin 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/732 E. sayılı dosyasında davacı vekili dilekçesinde; 13.02.2011 tarihinde yasa dışı örgüt yandaşlarınca gerçekleştirilen eylemlerde zarar gören dava dışı Ramazan Doğan isimli şahsa, 5233 sayılı Kanun ve bu kanunun uygulanmasına dair yönetmelik uyarınca ödenen 150 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davalı ... dışındaki davalıların eylem tarihinde 18 yaşından küçük olduğunu, yaşlarının 18"den küçük olması sebebiyle davanın anne ve babalarına yöneltildiği, bu davalılar yönünden davanın 4787 sayılı yasanın 4. maddesi kapsamında kaldığı ve Aile Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen dava yönünden davalı ... hakkındaki davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine, her iki dosyada diğer davalılar yönünden davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davalılar ..., ..., ..., ..."nin dava konusu eylemleri nedeniyle, 5233 sayılı kanunu ve bu kanunun uygulanmasına dair yönetmelik uyarınca, davacı tarafından dava dışı üçüncü kişilere uğradıkları zarar kapsamında ödenen bedellerin rücuen davalılardan tahsiline yöneliktir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davalı ..."in 12.10.1980, ..."in 01.10.1992, ..."nun 07.07.1996, ..."ın 15.08.1995, ..."nin 15.11.1994 doğumlu oldukları anlaşılmaktadır.
Asıl davada dava konusu haksız fiil tarihi 11.02.2011, birleşen davada ise 13.02.2011 tarihi olup, buna göre, davalılar ... ve ... dava konusu haksız fiil ve dava tarihi (asıl davada 22.03.2012, birleşen davada 14.05.2012) itibariyle 18 yaşından büyük, diğer davalılar ise haksız fiil ve dava tarihinde 18 yaşından küçüklerdir.
Ayırt etme gücüne sahip küçükler, haksız fiillerinden doğan zarardan sorumludurlar. Fiil ehliyetine sahip bulunmayan küçükler tarafından haksız fiilin işlenmesi durumunda sorumluluk iki çeşittir. Küçük, Borçlar Kanunu uyarınca haksız fiilin faili olarak, anne ve babası ise Türk Medeni Kanununun 369. maddesi uyarınca ev başkanı olarak zarar görene karşı sorumludur. Her iki sorumluluk da birbirinden farklı hukuki nedenlere dayalı olup, zarar gören küçüğe ve ev başkanına karşı birlikte veya ayrı ayrı davalar açabilir. Aynı zarardan her ikisi de kendi malvarlıkları ile ayrı ayrı sorumlu olurlar.
Davanın hukuki sebebinin belirlenmesi, hakimin görevlerindendir.
Somut olayda, dava haksız fiilin faili olarak davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."ye yöneltilmiş olup, haksız fiil ve dava tarihinde yaşları 18"den küçük olması sebebiyle davalılar ..., ... ve ..."nin anne ve babaları hakkında, çocuklarına velayeten dava açılmıştır. Dava dilekçesindeki anlatımlardan da, haksız fiil faili olan küçüklerin anne ve babalarının, Türk Medeni Kanunun"un 369. maddesi gereğince (aile başkanı sıfatıyla) dava edildikleri anlamı çıkmamaktadır.
Hal böyle iken, Türk Medeni Kanununun 369 maddesi gereğince davalılar ..., ... ve ..."nin anne ve babasına yöneltilen bir dava bulunmaması, davalı ..."in de haksız fiil ve dava tarihinde 18 yaşından büyük olması dikkate alındığında, mahkemece işin esasına girilerek, oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.