Esas No: 2021/3852
Karar No: 2022/507
Karar Tarihi: 31.01.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3852 Esas 2022/507 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, müşterek muristen intikal ettiği iddiasıyla 404 ada 1, 2, 4, 5, 6, 7, 8, 9 ve 10 parsel sırasıyla 299,39 m2, 225,75 m2, 338,29 m2, 426,71 m2, 400,20 m2, 273,72 m2, 339,34 m2, 391,06 m2 ve 234,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların kadastro tutanağına işlenen kullanım şerhleri yüzünden Hazine adına tescil edilmesine itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar verirken, Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir. Davacı, bu kararı temyiz ederek maddi değerine bakılmaksızın 7251 sayılı Kanun'un 53. maddesi ile 3402 sayılı Kanun'a eklenen Ek 6. maddesi uyarınca istinaf veya temyiz hakkına sahip olduğunu iddia etmiştir.
Kararda, Anayasa ve İnsan Hakları Sözleşmesi'nin güvence altına aldığı adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkının, kötü niyetli ya da gereksiz tereddütlere yol açacak kadar sıkı usul kuralları ile sınırlandırılmaması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, söz konusu kadastro davasında, dava konusu taşınmazların kullanım şerhleri yüzünden Hazine adına tescil edilmesine yönelik karara karşı istinaf hakkı bulunduğu vurgulanmıştır.
Kanun maddeleriyle ilgili olarak, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen Ek 6. maddeyle, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar ve değere bakılmaksızın
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İlk Derece Mahkemesi tarafından ek kararla, davanın değeri itibariyle kararın kesin olduğu gerekçesiyle istinaf isteminin reddine karar verilmiş, bu ek kararın davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmekle, aynı Dairenin ek kararıyla davacı ... ve müşterekleri vekilinin temyiz talebi reddedilmiş olup, bu kez davacı ... ve müşterekleri vekilince Bölge Adliye Mahkemesi ek kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 404 ada 1, 2, 4, 5, 6, 7, 8, 9 ve 10 parsel sırasıyla 299,39 m2, 225,75 m2, 338,29 m2, 426,71 m2, 400,20 m2, 273,72 m2, 339,34 m2, 391,06 m2 ve 234,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve sırasıyla ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı ... ve müşterekleri, taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında Hazine, taşınmazların kullanılmadığını ileri sürerek, kullanım şerhlerinin kaldırılması istemiyle davaya katılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine, çekişmeli 404 ada 1, 2, 4, 5, 6, 7, 8, 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların tüm şerhler aynen korunmak üzere tarla vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükme karşı davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İlk Derece Mahkemesi tarafından ek kararla, davanın değeri itibariyle kararın kesin olduğu gerekçesiyle istinaf isteminin reddine karar verilmiş, bu ek kararın davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde hüküm kurulmuş, davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmakla, aynı Dairenin 30.05.2019 tarihli ek kararıyla, davacı ... ve müşterekleri vekilinin temyiz dilekçesi, HMK'nin 366/1 maddesi yollamasıyla HMK'nin 346/1. maddesi uyarınca reddedilmiş ve iş bu ek karar, davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Anayasa'nın 36. maddesinin 1. fıkrası uyarınca herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ... davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Mahkemeye erişim hakkı, Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama özgürlüğünün bir unsurudur. ... İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde de herkesin kişisel hak ve yükümlülükleriyle ilgili her türlü iddiasını mahkeme önüne getirme hakkı güvence altına alınmıştır. Buna göre, mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkı, adil yargılanma hakkı kapsamındadır.
28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi ile "Kadastro Mahkemesinin veya otuz günlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar ve değere bakılmaksızın 12.1.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir." hükmü getirilmiştir. Hükmün gerekçesinde belirtildiği üzere, bu madde ile söz konusu davaların miktar veya değerine göre istinaf veya temyiz yoluna tabi olup olmadığıyla ilgili uygulamada oluşan tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Yukarıda açıklandığı üzere Anayasa ve ... İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkı, hukuk güvenliği ile hukuki belirlilik ilkesi, 28.07.2020 tarihli ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi karşısında, tereddüte yol açan usul kurallarının hakkaniyete halel getirecek kadar aşırı şekilci olarak uygulanmaması ve adalet duygusunun rencide edilmemesi gerektiği de gözetildiğinde, ... Kadastro Mahkemesinin 27.03.2018 tarihli kararına karşı istinaf yoluna başvurulabileceği kabul edilmelidir. Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesinin İlk Derece Mahkemesinin istinaf isteminin reddine ilişkin kararın yerinde olduğuna ilişkin değerlendirmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davacı ... ve müşterekleri vekilinin, Bölge Adliye Mahkemesinin 30.05.2019 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan gerekçeyle kabulüyle temyiz isteminin reddine dair 30.05.2019 tarihli ek kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesinin istinaf isteminin reddine ilişkin 23.02.2018 tarihli ek kararının kaldırılması suretiyle esastan istinaf incelemesi yapılmak üzere HMK’nin 371. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesinin 25.02.2019 tarihli kararının BOZULMASINA, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine,
31.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.