18. Ceza Dairesi 2015/19167 E. , 2015/2511 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1- CMK"nın 231/11. maddesinde yer alan, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir" şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece duruşma açılarak, sanığın duruşmaya çağrılması, varsa diyecekleri sorularak yapılan yargılama sonucuna göre hükmün açıklanması gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında açıklanacak hükme karşı diyeceklerinin sorulması için yazılan talimat cevabı beklenmeden hükmün açıklanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2- Mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki 11 ay hapis cezasının 12 ay olarak belirlenmesi suretiyle yeni hüküm kurularak CMK"nın 231/11. maddesine aykırı davranılması,
3- TCK"nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10.06.2015 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
CMK’nın 231/5. maddesi gereğince, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmayacağından, 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinde düzenlenen kazanılmış hak söz konusu olmayacaktır.
CMK’nın 231/11. maddesinde hükmün açıklanma şekli belirtilirken “aynen” diye bir ibare de yoktur. Bundan dolayı, duruşma açan hakim, dosya içeriğine uygun olarak, önceki kararda eksik kaldığını gördüğü tüm hususları tamamlayıp, cezayı gerek azaltan, gerekse arttıran tüm maddeleri uygulayarak, yeniden kurduğu hükmü açıklayacaktır. Fakat, kanuni zorunluluk dışında, hapis cezası seçenek tedbirlere çevrilmeyip, bu hapis cezasının ertelenmesine karar verilemeyecektir. Bunun tek istisnası da anılan Kanun maddesinde öngörüldüğü gibi, sanığa bir yükümlülük yüklenmiş ancak, bu yükümlülük yerine getirilememişse, sanığın bu durumu değerlendirilerek, “cezanın yarısına kadar belirlenebilecek bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilebilecektir.
İncelenen dosyada, yeniden duruşma açılarak, somut olaya uygun şekilde sanık hakkında TCK’nın 265/1-3. maddesi uyarınca verilen 8 ay hapis cezası, aynı Kanunun 265/4. maddesi uyarınca yarı oranında arttırılması sonucunda daha önceki kararda hatalı olarak belirlenen 11 ay yerine, doğru olarak 12 ay olarak tayin edilmesi, yukarıda yaptığım açıklamalara göre usul ve Kanuna uygun olduğundan, sayın çoğunluk tarafından verilen 2 numaralı bozma kararına katılmıyorum.